14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlanması ve yeni Hükümetin kurulmasıyla birlikte gözler başta ekonomi ve eğitim olmak üzere uygulanacak yeni politikalara çevrildi.
Biz de, AKP’nin önümüzdeki dönemde uygulayacağını taahhüt ettiği eğitim politikalarını bilince çıkarmak ve takipçisi olmak anlamında önemli gördüklerimizi mercek altına almak istiyoruz.


AKP, “Türkiye Yüzyılı İçin Doğru Adımlar” temalı 2023 seçim bildirgesinin ‘Eğitim’ bölümünde ‘Birlikte yapacağız’ başlığı altında şu politika önerilerini gündeme getirdi;


-Türkiye Yüzyılı’nda, kalkınmanın en önemli unsuru olan eğitim en temel önceliğimiz olmaya devam edecektir. Bu çerçevede, eğitim sistemimizin beşerî ve fiziki kalite göstergelerini gelişmiş ülkeler düzeyine getirmeyi hedefliyoruz.


-Derslik ve öğretmen başına düşen ortalama öğrenci sayılarını tüm okullarda OECD ortalamaları seviyesine çıkaracağız.


-Öğrencilerimizin yetkinliklerini; okuduğunu anlama, temel bilimlerde yetkinlik ve bilim teknoloji yeterliliği, öğrenmeyi öğrenme, inisiyatif alma ve girişimcilik, sosyal ve kamusal yeterlilikler, kültürel farkındalık ve ifade alanlarında en üst düzeye çıkaracak tedbirleri alacağız.


-Öğrencilerimizin çeşitli alanlarda yetkinliklerini ölçen PISA ve TIMSS gibi uluslararası testlerde ülkemizin performansını yükselteceğiz.

-Çocuklarımızın yetenek ve becerilerine uygun alanlara yönelmelerini güçlendirecek yeni mekanizmalar geliştireceğiz. (…)


-Eğitimde fırsat eşitliğini artırmak amacıyla uygulanacak projelerle ülkemizin okullar arası başarı farklarına dair OECD ve IEA göstergelerindeki sıralamasını iyileştireceğiz.


-İlgi ve beceri temelinde yönlendirme, etkili öğrenme, beceri geliştirme ve geleceğe hazırlama konusunda rehberlik ve psikolojik danışma faaliyetlerini daha etkin hale getireceğiz.


-Gerek üniversitede eğitim alma aşamasında gerek mesleklerini icra ettiği dönemde öğretmenlerimizin yetkinlik ve yeterliliklerinin geliştirilmesi çalışmalarına hız vereceğiz.


-Küresel gelişmeler ışığında sürekli güncelleme gerektiren eğitim alanında başarının kritik faktörü öğretmenlerimizdir. Tüm öğretmenlerimiz her yıl hizmet içi eğitime tabi tutulacaktır. Öğretmenlerimizin ihtiyaç duyduğu nitelikli hizmet içi eğitimleri yoğunlaştıracak, yıllık öğretmen başına eğitimi 300 saate çıkartacağız.

-Profesyonel okul yöneticiliği uygulamalarımızla çağdaş normlara uygun öğrenci eğitim-öğretim merkezi olarak okullarımızın etkin yönetimini sağlayacağız.


-Müfredatımızı günün ihtiyaçlarına göre ve eğitim kalitesi üzerindeki etkisini ölçerek düzenli olarak güncelleyeceğiz. Öğrencilerimize bilgi yüklemek yerine onları hayata hazırlayacak, öğrenmeyi öğretecek, beceri ve özgüven verecek, kabiliyetlerini ortaya çıkaracak, milli ve insani değerleri aktaracağız.


-Öğrencilerimizin iklim değişikliği alanında farkındalıklarını ve bilinç düzeylerini artırarak çevreye duyarlı yetişmesini sağlayıcı tedbirler alacağız.


-Eğitsel e-içeriklerle müfredatı bilgi teknolojileri destekli öğretime daha uygun hale getireceğiz.


-3-5 yaş grubu okul öncesi eğitimde okullaşma oranını yüzde 90’a çıkaracağız.


-Erken uyarı ve takip sistemini hayata geçirerek okul devamsızlığı ve terk oranlarının düşürülmesini sağlayacak ve eğitim kademelerinin tümünde yüzde 99 ve üzerinde okullaşma oranlarına ulaşacağız.


-Sanal sınıf ortamları, artırılmış gerçeklik barındıran içerikler, oyun temelli mobil uygulamalar gibi teknolojik gelişmeleri öğrenmede uygun bir araç olarak kullanmak yönünde çalışmalar geliştireceğiz.

-Okulöncesi öğrenciler de dâhil olmak üzere 5 milyon öğrencimize verilmekte olan ücretsiz öğle yemeği desteğini devlet okullarımıza yaygınlaştırma çalışmalarına devam edeceğiz.


-Öğretme yöntemlerini ve müfredatı gözden geçirerek, Türkçe, matematik ve yabancı dil öğrenimini çok daha etkin hale getireceğiz.


-Okul öncesinden ortaöğretime kadar tüm kademelerdeki eğitim programlarında müfredatın geneline “Değerler Eğitimi”ni entegre eden bir yaklaşımı hayata geçireceğiz.


-Kullanılmayan tüm köy okullarını köy yaşam merkezlerine dönüştüreceğiz.


-Gençlerin yakın tarihimizi daha iyi öğrenmelerine yönelik programlar uygulamaya koyacağız.


-Öğrenciyi merkeze alan bir anlayışla eğitim ortamları, öğretim materyalleri ve eğitim-öğretim uygulamaları geliştirecek, öğrenme ve gelişim düzeyi akranlarından geride kalan öğrenciler için telafi edici programlar düzenleyeceğiz.


-Okul kütüphanelerimizi zenginleştirecek, okuma alışkanlığının kazandırılması ve yaygınlaştırılması için yeni uygulamaları hayata geçireceğiz.

-Öğrencilerimizin bilgi teknolojileri alanlarında gelişmelerini sağlamaya devam edeceğiz.
-Bilim ve Sanat Merkezlerini (BİLSEM) tüm ilçelere yaygınlaştırarak özel yetenekli öğrencilerimizi daha etkin bir şekilde destekleyeceğiz.


-Meslek Liseleri başta olmak üzere eğitim kurumlarımızda patent, faydalı model, marka ve tasarım tescil sayısını sürekli artıracak ve her yıl tescil alınan ürünlerin en az yüzde 10’unun ticarileşmesini sağlayacağız.


-Tüm okullarımızda tekli eğitime geçecek, okul sonrası etüt imkânlarını yaygınlaştıracak, velilerimizin iş hayatıyla okul programlarını uyumlu hale getireceğiz.


-Okullarımızı öğrencilerin birbirleriyle rekabet ettikleri bir alan olarak değil, iş birliği içerisinde öğrencilerimizin tüm yönlerinin keşfedildiği, kıymet gördüğü, kendilerini rahatça ifade edebildikleri hayat merkezleri olarak geliştireceğiz.


-Sağlıklı yaşamayı ve hastalıklardan korunmayı öğrencilerimizin okul hayatında öğrenmesini sağlayacak, bu sayede daha sağlıklı nesiller yetiştireceğiz.


-Eğitimde fırsat eşitliği ilkesiyle dil, din, ırk ayrımı yapmaksızın ülkemizde bulunan her bir çocuğun okullaşmasını sağlayacağız.


-Mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının eğitim imkânlarını daha da iyileştireceğiz.


-Organize sanayi bölgesinde meslek lisesi kurulması uygulamasını yaygınlaştıracak, mesleki ve teknik lise mezunlarının istihdamını özendireceğiz.


-Mesleki eğitim merkezlerindeki çırak ve kalfa sayısını 2 milyona çıkartacağız. Böylece küçük ve orta ölçekli işletmelerin tüm çırak, kalfa ve usta ihtiyacını karşılayacağız.


-Mesleki eğitimde oda ve borsaların daha fazla sorumluluk üstlenmelerini sağlayarak okul ve iş dünyası arasındaki iş birliğini güçlendireceğiz.

Yerel seçimlerinde oy kullanmamanın cezası belli oldu Yerel seçimlerinde oy kullanmamanın cezası belli oldu


-Ekonomide ve işgücü piyasasındaki değişikliklere hızlı uyum sağlayacak, yeni alanlardaki ihtiyaçları karşılayacak şekilde mesleki eğitim ve istihdam planlaması yapmaya devam edeceğiz.


-Eğitim müfredatını yeniden ele alacak, yeşil ve dijital dönüşüm ile ilgili konuları eğitim müfredatına dahil edeceğiz.


-Yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm konusunda üniversitelerin ihtiyaçlarını tespit edecek ve altyapıları geliştirecek, üniversite-sanayi iş birliğini güçlendireceğiz.


-Hayat boyu öğrenme kapsamında yeşil ve dijital becerilerin geliştirilmesine yönelik eğitimler vereceğiz.


-Engelli bireyler için taşımalı eğitime devam edecek, onların eğitime erişiminde yaşanabilecek zorlukları yerinde tespit ederek çözeceğiz.


-Yetişkin engelli bireylere hizmet eden halk eğitim merkezlerini tüm ilçelere yaygınlaştıracağız.


-Okul çağı dışında kalan vatandaşlarımızı da kapsayacak şekilde hayat boyu öğrenme programlarını her ay en az bir milyon vatandaşa ulaştırıp daha fazla yaygınlaştırarak uygulayacağız.


-Ortaöğretim sistemi üzerindeki baskıyı azaltmak amacıyla yükseköğretime geçişteki sınavların yılda birden çok kez yapılmasını temin edeceğiz.


-Türkiye Maarif Vakfı’nı aktif bir şekilde kullanmaya devam edecek, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza kaliteli ve etkin eğitim hizmeti vermeyi sürdüreceğiz.


Önümüzdeki süreçte bu politika önerilerinin takipçisi olacak, kendi bakış açımızla değerlendirmeye devam edeceğiz.


Not: Üniversiteler ile ilgili politika vaatleri bir sonraki yazımızda değerlendirilecektir.


Abdullah Damar