Yeni doğmuş bir bireyin mevcut ölümlülük risklerine maruz kalması durumunda yaşaması beklenen ortalama yıl sayısı olarak tanımlanan "doğuşta beklenen yaşam süresi" Türkiye'de 2013-2015 döneminde 78 yıl iken, 2017-2019 döneminde 78,6 yıla yükseldi.
 
Kadınların erkeklerden 5,4 yıl daha uzun yaşadığı görüldü
 
Türkiye'de 2013-2015 döneminde erkeklerde 75,3 yıl olan doğuşta beklenen yaşam süresi, 2017-2019 döneminde 75,9 yıla, kadınlarda ise 80,7 yıldan 81,3 yıla yükseldi. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşamakta olup, erkekler ve kadınlar arasındaki doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıldır.
 
Beklenen yaşam süresi 15 yaşındaki kişiler için 64,6 yıl oldu
 
Çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki kişilerin ortalama kalan yaşam süresi 64,6 yıl oldu. Erkekler için bu süre 62 yıl iken kadınlarda 67,3 yıl oldu.
 
Beklenen yaşam süresi 30 yaşındaki kişiler için 50 yıl oldu
 
Ülkemizde, 30 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 50 yıl oldu. Erkekler için bu süre 47,6 yıl iken kadınlarda 52,5 yıl oldu. Bu yaş için kadın ve erkek arasındaki beklenen yaşam süresi farkı 4,9 yıldır.
 
Beklenen yaşam süresi 50 yaşındaki kişiler için 30,9 yıl oldu
 
Türkiye genelinde, 50 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 30,9 yıl oldu. Erkekler için bu süre 28,6 yıl iken, kadınlarda 33,1 yıl oldu.
 
Kadınlarda 65 yaşta beklenen yaşam süresinin erkeklerden 3,3 yıl daha fazla olduğu görüldü
 
Türkiye'de 2017-2019 dönemi hayat tabloları verilerine göre, 65 yaşında olan bir kişinin kalan yaşam süresi ortalama 18 yıl olarak hesaplandı. Erkekler için bu süre 16,3 yıl iken kadınlarda 19,6 yıl oldu. Diğer bir ifade ile 65 yaşındaki kadınların erkeklerden ortalama 3,3 yıl daha uzun yaşaması beklenmektedir.
 
Cinsiyete ve yaşa göre beklenen yaşam süresi, 2013-2015, 2017-2019

Bu konu ile ilgili bir sonraki haber bülteninin yayımlanma tarihi Eylül 2021'dir.

AÇIKLAMALAR
 
Bu haber bülteninde yer alan bilgiler, 2017-2019 dönemindeki yıllık nüfuslar ve ölüm verileri kullanılarak hesaplanmıştır. Ülke sınırları içerisinde ikamet eden yabancı uyruklu nüfus kapsam dışı bırakılmıştır. Bununla birlikte, uluslararası göç etkisinden arındırılmış bir nüfus yapısı da oluşturulmuştur. Konuyla ilgili detaylı bilgi ve açıklamalara çalışmanın metaveri bölümünden ulaşılabilir.