Hiçbir komşu ülke tarafından desteklenmeyen referandumun bölgede sadece İsrail tarafından desteklenmesi bile bu referandum kararının nerelere hizmet edebileceğini göstermektedir. Bölgede yeni bir paylaşım savaşının doğrudan ve vekil örgütler eliyle yürütüldüğü bir süreç yaşıyoruz. Bu süreç neticesinde bölge kan gölüne dönmüş durumda. Küresel emperyalizmin ABD’sinden Rusya’sına asker bulundurduğu Irak ve Suriye’deki istikrarsız ortamın yeni bir bölünme ve olası bir savaşla daha da istikrarsızlaşacağı, bunun da öncelikle emperyalizme ve onun ileri karakolu olan Siyonist İsrail’e yarayacağı bir gerçek. Bugüne kadar bölgeyi istikrarsızlaştırma projesini milyonlarca kişinin kanını akıtma pahasına yürüten emperyalizmin, referandumla uzun soluklu yeni bir istikrarsızlaştırıcı faktörü devreye soktuğuna şahit oluyoruz. Suriye’nin kuzeyinde yüzlerce TIR’lık silahı terör örgütü PKK’ya veren, PKK’yı bölgedeki fiili stratejik ortağı kabul eden ABD emperyalizminin istemiyormuş gibi görünüp el altından ve İsrail üzerinden desteklediği referandumun öncelikle bölgede yaşayan Kürt halkına zarar vereceğini Irak Kürt Bölgesel Yönetimi görmelidir. İslam dünyası ülkeleri ve yönetimleri artık emperyalizmin verdiği rolü yapmayı bırakmalıdır. Buna IKBY de dahildir. Vaktiyle aynı devletin birer vilayeti olan bu ülkelerin ve kavimlerin kaderleri birbirlerine bağlıdır. Emperyalizmin çizdiği çemberin dışına çıkıldığında, bölgede birinin zararına olan bir gelişmenin diğerinin lehine olamayacağı görülecektir. Nitekim tarih bunun örnekleriyle doludur. Meseleye bütün kesimlerin soğukkanlılıkla bakmaları gerekmektedir. Emperyalizmin yönlendirmeleriyle değil, bir araya gelerek istişareyle hareket edilmelidir. Emperyalizmin vaatlerini değil tarihi kardeşliğimizin işaret taşları izlenerek adım atılmalıdır. IKBY, bu kararının gelecekte yaratacağı sorunların sadece bölge devletlerini değil Kürtlerin de geleceğini ateşe atacağı gerçeğini görmeli, emperyalizmin istikbal ve istiklalimize kendilerini vesile kılarak döşediği mayınların farkına varmalıdır. Bu bağlamda, Memur-Sen konfederasyonu olarak, Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin bölge devletlerinin itirazlarını dikkate alarak, bağımsızlık referandumu kararından vazgeçmesi, sorunların diyalog ve işbirliğini artırmak suretiyle çözülmesi gerektiğine inanıyoruz.