31579 sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Ait Dolu ve Boş Kadrolarda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar uyarınca Eğitim Müfettiş Yardımcılığı Yarışma Sınavı sonucuna göre toplam 750 eğitim müfettiş yardımcısı ataması yapılması kararı alınmıştı.

04.04.2022 tarihinde yayımlanan yarışma sınavı duyurusu esaslarına göre, 26.06.2022 tarihinde gerçekleştirilen yazılı sınav sonucunda, sınavın zorluğu nedeniyle yaklaşık 450 aday 70 puan barajını geçebildi. MEB bu adaylar içerisinde 417 adayı 15-26 Ağustos 2022 tarihleri arasında sözlü mülakat sınavına aldı. Bu adaylar içerisinde yaklaşık 380 aday mülakat sınavını da geçerek başarılı oldu. Bu aşamadan sonra ise bütün adaylar atanmayı beklerken beklenmedik olaylar vuku buldu.

MEB kendi yayınladığı Eğitim Müfettiş Yardımcılığı sınav kılavuzuna uymadı. Sınavı Kılavuzunun ‘’Genel Esaslar’’ bölümü 2. Maddesinin (C) bendinde: “Yarışma sınavına herhangi bir alandan yeterli başvurunun olmaması veya yapılan yazılı sınav sonucunda alım yapılacak alanların birinden belirlenen sayı kadar başarılı aday bulunamaması halinde, yazılı sınav sonrasında eksik kalan kontenjanlar dengeli olacak şekilde öncelikle

    • Meslcki ve Teknik Eğitim ile Tcknoloji Tasarım,
    • İHL Meslek Dersleri ile Din Kiiltürü ve Ahlak Bilgisi,
    • Almanca, İngilizce ile Arapça,
    • Sosyal Bilgiler, Tarih ile Coğrafya,
    • Fizik, Kimya, Biyoloji ilc Fen Bilimlcri,
    • Felsefe ile Rehberlik,
    • İlköğretim Matematik ile Matematik,
    • Beden Eğitimi, Müzik ile Görsel Sanatlar,
    • Okul Öncesi, Özel Eğitim ile Sınıf Öğretmenliği,
    • Türk Dili ve Edebiyatı ile Türkçe,

alanları arasında, ‘Sınav Kurulu’ kararıyla dağıtılacaktır”.

Yine aynı klavuzun (Ç) bendinde ise “yapılan dağıtım sonrasında da kontenjan açığı olması halinde, boş kontenjanların dağıtımı yine ‘Sınav Kurulu’ kararıyla diğer alanlar arasında yapılacaktır. ‘’ ifadelerine yer verilmişti.

Kılavuzun ilgili maddelerinde de açıkça görüleceği üzere 79 kontenjan ayrılan Okul Öncesi Öğretmenliği ile 27 kontenjan ayrılan Özel Eğitim Öğretmenliğinden dolmayan kadroların Sınıf Öğretmenliğine aktarılması gerektiği açıktır. İlgili kılavuzda sınıf öğretmenliğine 43 kadro ayrılmıştır fakat 94 sınıf öğretmeni hem yazılı hem de sözlü sınavda başarılı olmuştur. Yapılan sözlü sınav neticesinde Okul Öncesinden 34 ve Özel eğitim öğretmenliğinden ise sadece 9 aday yazılı ve sözlü sınavda başarılı olabilmiştir. Yani bu iki öğretmenlik alanından arta kalan 63 kişilik kadronun başarılı olan sınıf öğretmenlerine aktarılması gerektiği açıktır. Fakat MEB skandal bir karara imza atarak kendi sınav kılavuzunu uygulamadı ve bu sınavda başarılı olan 43 sınıf öğretmenine tercih hakkı sunarken 51 sınıf öğretmeninin mağduriyetine yol açtı. Yani diger butun branslara 70 puanla tercih hakki sunulurken 72-77 arasi puan almis 51 Sinif Ogretmeni tercih disi birakildi. Oysa kılavuzda belirtilen Okul Öncesi ve Özel Eğitim öğretmenliğinden arta kalan 63 kişilik boş kadro sınıf öğretmenliğine aktarılsaydı bu sınavda başarılı olan bütün sınıf öğretmenleri atanacaktı. MEB Sınıf öğretmenlerine tercih hakkı sunmadığı için birkaç Rehberlik ve Türkçe öğretmeni de bu durumdan mağdur oldu.

Yani açılmış olan 750 kişilik Eğitim Müfettiş Yardımcılığı kadrosu için sınavın hem yazılı hem de sözlü aşamalarını başarıyla geçmiş olan yaklaşık 380 kişi içerisinden başarılı olan 51 sınıf öğretmeni ve birkaç branş öğretmeni göz göre göre açık bir hukuksuzluk örneği gösterilerek elendi ve sadece 333 adaya tercih hakkı sunuldu. 17 Ekim 2022 tarihinde yerleştirme sonuçlarına bakan sınıf öğretmenleri kendilerine tercih hakkı sunulmadığını görünce büyük bir şaşkınlık yaşadı. Bakanlığın Teftiş Kurulunu arayan adaylar durumun nedenini öğrenemeden Yönetmelik Bahane gösterilerek tercih hakkından mahrum bırakıldı. MEB’in kendi yayınladığı kılavuza neden uymadığı hala bilinmiyor. Bunun üzerine başarılı olan sınıf öğretmenleri Mahkeme yoluna giderek Bakanlık aleyhine Ankara başta olmak üzere çeşitli illerde 40’a yakın idari davalar açtılar.

BAKAN MAHMUT ÖZER BU AÇIK MAĞDURİYET VE HUKUKSUZLUĞUN FARKINDA MI?

Adaylar bir sınava hazırlanırken ilgili Bakanlığın yayınladığı kılavuz doğrultusunda sınava çalışırlar. Ülkemiz şartları da göz önüne alınırsa sınav süreçlerinde adaylar maddi ve manevi olarak yıpranmakta ve zamanlarının önemli bir kısmını bu sınavlara çalışarak, emek vererek harcamaktadırlar.

Eğer MEB kendi yayınladığı sınav kılavuzunun gereklerini yerine getirmezse bundan sonra bakanlığın yapacağı diğer sınavlara girecek adaylar kime ve nasıl güvenecektir.

Bakan Mahmut Özer Eğitim Müfettişlerine bu kadar ihtiyaç varken ve teftişin önemi ortadayken, bu kadar az aday sınavda başarılı olmuşken Sınıf Öğretmenlerine yapılan bu haksızlık ve hukuksuzluğun farkında mıdır? Gereksiz bir uygulama ve hukuksuzluk yüzünden MEB aleyhine açılan onca idari davada oluşacak kamu zararı Sayın Bakanı rahatsız etmemekte midir? Sınıf Öğretmenleri Bakanlık nezdinde üvey evlat mıdır? MEB sınav süreci boyunca neden şeffaf olmamış ve hiçbir istatistik paylaşmamıştır? Adaylar bütün bilgilere kendi kişisel çabalarıyla ulaşabilmiştir.

SINAVI KAZANAN ÖĞRETMENLERİN BAKANDAN TALEBİ

Nihayetinde sınavın bütün aşamalarında başarılı olmuş bu Sınıf Öğretmenleri yaşanan mağduriyet ve hukuksuzluğun giderilmesi için Bakan Mahmut ÖZER ve Teftiş Kurulundan derhal bir EK Tercih hakkı sunulmasını talep etmektedirler. Yani Sınav Kılavuzunun açık hükümleri uygulanmalıdır.