5 Ekim 2020'den itibaren öğrenciler temel derslerden uzak bir biçimde eğitim-öğretime sorunlu olarak başladı. Öğretmenler ve öğrenciler sisteme girmekte zorlandı veya giremedi. Çünkü 10 kişilik bir odaya, yüz kişi davet edildi. İlk 10 sonrası, sisteme  giremedi. Yaşanan sorunları Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri, EBA dışındaki dijital platformları da öğretmenlerin hizmetine açtı, ilkokul, ortaokul ve liselerin çaprazlama olarak derslerini 30 dakika ve online olarak yapmalarını organize ederek sorunu azaltmaya çalıştı.

YOKLAMA YAPILMADAN

Temel Eğitim Genel Müdürlüğü'nün 8 Ekim 2020 tarihli yüz yüze ve uzaktan eğitim genelgesine göre 12 Ekim 2020 tarihinde 8. sınıflar da seyreltilmiş yüz yüze eğitim başladı. 2 Kasım 2020 tarihinde 5. sınıflar da seyreltilmiş yüz yüze eğitim başladı. Yüz yüze eğitim için çocuğunu okula göndermek isteyen velinin yazılı onayı alınacak ve gelmeyen öğrenciler devamsız sayılmayacaktı.

Bu yazıya göre öğretmenlerden yoklama yapmaması, devam-devamsızlık takibinin katılan kişi sayısı üzerinden yapılması ve öğrencilerin canlı derslere katılım için zorlanmaması belirtildi. Öğretmenler ders program yüküne göre derslerini 30 dakika ve online olarak girdiği ders saati kadar yaptı.

7 ÇEŞİT ÖĞRENCİ

İşte bu süreçte sahada görülen 7 grup öğrenci görüntüsü ortaya çıktı. Onlara bakalım:

1- İmkanı olup özel ders alan ve okulun uzaktan eğitimine katılmayanlar.

2- İmkansızlık; internet ve cihazı olmadığı için uzaktan eğitime katılamayanlar.

3- Kısıtlı imkandan dolayı katılamayanlar (birden fazla çocuk var, yeterli cihaz yok)

4- Anne-baba sisteme giriyor, öğrenci ortada yok, hiçbir geri dönüş alınamayanlar.

5- Öğrenci derse katılıyor, soru sorulduğunda cevap veremiyorsa sistemden çıkıyor ve ‘sistem attı' bahanesine sığınanlar.

6- Dersleri EBA TV üzerinden izleyenler.

7- Düzenli katılan, canla başla mücadele eden öğrenciler.

Bu koşullarda canlı derslere bazen 2-3-5-10-15-20 öğrencinin katılımı ile devam edildi. Bazı derslerde ve şubelerde 2-3 öğrenci ile ders yapmak zorunda kalındı. 3 milyon öğrencinin sisteme katılamadığını da Türkiye bakandan duydu. Bundan 15 milyon öğrenci derslere katılıyor sonucu çıkarılmasın. Sisteme bir defa girmiş öğrenci, devamlı öğrenci olarak değerlendiriliyor.

ÖĞRETMEN NASIL DEĞERLENDİRSİN?

Temel Eğitim Genel Müdürlüğü'nün 25 Aralık 2020 tarihli Ölçme ve Değerlendirme Uygulamaları genelgesinde, 5-6-7 ve 8. sınıflarda ders etkinliklerine katılım puanları ve varsa proje puanlarının aritmetik ortalaması ile dönem puanı hesaplanacak, yapılmış olan sınavlar varsa hesaplamaya dahil edilecek.

4. sınıftan 5. sınıfa geçen öğrencilerin bir kısmını öğretmenler hiç görmedi. Öğretmenler 3-5 öğrencinin devam ettiği online sınıflarda ders yaptı. Öğrenci sisteme hiç girmedi/giremedi. Bu dönemde öğretmenler sınıf defterlerini bile doldurmadı.

HANGİ ÖLÇÜTE GÖRE?

16 Kasım 2020'de ara tatil başladı. Salgının şiddetinin artması üzerine tüm kademelerde uzaktan eğitime dönüldü. Yüz yüze yapılmak istenen yazılı sınavlar yapılamadı. “Uzaktan eğitim not ile değerlendirilmez” yönetmeliği kaldırıldı. Şimdi öğretmenlere “Sübjektif bir şekilde not verin” deniliyor. Öğretmenler hangi kriter, kıstas ve ölçüte göre değerlendirme yapsın.

Son bilgi şöyle oldu: Sınav takviminden önce yapılan yazılı sınav notunun geçerli sayılıp sayılmaması konusunda veli 21 Ocak'a kadar okul yönetimine başvuracak. Temel Eğitim Genel Müdürlüğü, “Öğrencilere geçen yılki notlarının biraz üzerinde not verebilirsiniz” diyor. Ama 6 milyona yakın öğrencinin not almadığı düşünülürse, bu durumun yargıya taşınacağı da bilinmeli.

Notta ısrarcı olunursa 81 il ve 922 ilçede faklı uygulamalar olacak, telafisi mümkün olmayan eşitsizlik ve adaletsizliklere sebebiyet verilecek. Örneğin sisteme girmemiş/girememiş öğrencilere not vermeyen öğretmenler olacak veya geçer puan olan 45 verecek. Sisteme girip girmemesine bakılmaksızın tüm öğrencilere 100 tam puan veren öğretmenlerde olacaktır. Ülkemiz belki de eğitim-öğretim tarihinde en yüksek başarısını salgın döneminde yakalayacak. Bu durum, not verme konusunda yozlaşma ve ahlaki çöküşü beraberinde getirecektir.

ÖNLEM ALIN

Öğretmenlere “Not verin” dayatmasını bırakıp, öğrencileri “Geçti”, “Kaldı” diye değerlendirip mücbir sebepten dolayı hepsinin bir üst sınıfa devamının sağlanması ve yıl sonu başarı puanlarının salgın dönemi sayılmadan 3 yıl üzerinden değerlendirilmesi en adaletli çözüm olacaktır.

Okullar 22 Ocak'ta 2021'de ara tatile giriyor. Açıkçası bu süreç öğrencileri de öğretmenleri de yordu.

Saygı Öztürk