Bu süreçte de kimsenin geri durma lüksü yok. Çünkü biz mazlumların umudu, mağdurların gür sesiyiz. Bizim dünyayı değiştirme idealimiz var. Bizim daha özgür, herkesin kardeşçe yaşayabileceği, kimsenin öteki olarak görülmeyeceği bir anlayışın hâkim olması için gayretimiz var” dedi. 

Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) ve Keçiören Belediyesi tarafından organize edilen “Medya ve Terör” Sempozyumu Ankara’da yoğun katılımla başladı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Levent Uslu ve Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Genel Başkanı Habibe Öçal’ınkatılım sağladığı programa çok sayıda sivil toplum temsilcisi, basın mensubu gazeteci ve televizyoncu ile kanaat önderi katıldı. Sempozyumda panelist olarak Saadet Oruç, Fadime Özkan, Fatih Atik, Ercan Gürses ve Batuhan Yaşar bulunurken, Moderatörlüğü ise Melik Yiğitel üstlendi.

Adil Olmayı İlke Olarak Benimsiyoruz

UMED’in kurulalı bir yıl olduğunu, bu süre içerisinde başta haber alma özgürlüğü olmak üzere birçok konuda çalışmalar yaptıklarını kaydeden Aslan Değirmenci, “Haberlerin gerçek, doğru, tarafsız bir şekilde verilmesi ve din, dil, renk ayrımı yapılmadan haberlerin yapılması için mücadele ettik. Bundan sonra da mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

Dernek bünyesinde iki medya okulu açtıklarını belirten Değirmenci, “90 öğrencimizden 70'ini mezun ettik. UMED sertifikası almaya hak kazanan öğrencilerimize staj ve iş imkânı sunmaya gayret ettik. Özellikle iletişim mezunu arkadaşlarımıza yoğunlaştık, diploma ve sertifikalarını alan UMED öğrencilerinden yüzde 60'ına iş imkânı sunduk. Yolumuza devam edeceğiz. Farklı illerde de medya okulları açacağız. Öğrencilerimiz ve UMED olarak biz adil olmayı, çıkar çevrelerinden ve illegal yapılardan bağımsız hareket etmeyi ilke olarak benimsiyoruz” diye konuştu. 

Medya emekçilerine çağrıda bulunan Değirmenci,

“-Gazetecilik mesleğini özel amaçlara ve çıkarlara alet etmeyelim.

-Toplumsal düzeni bozmaya yönelik arayışlara karşı birlikte direnelim, İfade özgürlüğü ve basın özgürlüğünü savunalım ancak özgürlük maskesiyle kardeşliğimizi hedef alanlara karşı da yüreklerimizi birleştirelim.

-Kutuplaşma, kamplaşma ve ötekileştirme çukurlarına düşmeyelim, tuzakları bozalım; sosyal gerilimi körükleme çabalarını hep birlikte deşifre edelim.

-Anadolu’nun tarihsel ve sosyolojik yapısını hedef alanların yazdıkları senaryoları, önyargılardan beslenerek nefreti yayma çabalarını boşa çıkartalım” ifadelerini kullandı.

Bütünleştirici Olmak Zorundayız

“Her dönem ve her zeminde ayrıştırıcı anlayışlara karşı birleştirici ve bütünleştirici olmak zorundayız” diyen Değirmenci, “Kardeşlik hukukunu kuşanmalı, darbeci, yasakçı ve faşist cepheye karşı sivil, özgürlükçü ve demokratik duruşumuzdan ödün vermemeliyiz. Onlar dün olduğu gibi bugün de fitneyi yeryüzünde hâkim kılmaya çalışacaktır. Biz ise yeryüzüne iyinin ve doğrunun hâkim kılınması için mücadele edenlerden olmalıyız. Onların dilin de zehir, yüreğinde mühür var. Biz panzehir olalım, mühürleri sökelim, yeni Türkiye'nin önündeki barikatları 15 Temmuz ruhuyla hareket ederek kaldıralım” şeklinde konuştu.

Kardeşliğimize Sahip Çıkacağız

Vaktin yeni Türkiye’yi işaret ettiğini, bu süreçte de kimsenin geri durma lüksünün olmadığını vurgulayan Değirmenci, “Çünkü; biz mazlumların umudu, mağdurların gür sesleriyiz. Bizim dünyayı değiştirme idealimiz var. Bizim daha Özgür, herkesin kardeşçe yaşayabileceği, kimsenin öteki olarak görülmeyeceği bir anlayışın hâkim olması için gayretimiz var” diye konuştu. 

Kirli söylemlere inat, kardeşliğe sahip çıkılmasının gerekliliğini belirten Değirmenci, bugün bu sebeple burada olduklarını hatırlatarak, “Özgürlüğü, kardeşliği ve direnişi kuşanan yüreklerle birlikte Medya ve Terör ilişkisini masaya yatırıyoruz. Çok değerleri panelistlerimizin talep, teklif ve önerilerini merakla bekliyoruz” dedi. 

Her Şehit Bir Vatandır

Değirmenci, “Altını çizerek belirtmek isterim ki; Her şehit bir vatandır. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında en çok şehit veren ilçemiz Keçiören’den de aramızda çok sayıda misafirimiz var bugün. Alanlardan FETÖ’cüleri süpüren kahramanlarımıza da selam olsun” ifadelerini kullandı. 

“Terörün kimliği olmaz” diyen Değirmenci sözlerini şu şekilde noktaladı: “Terörün dini olmaz. Terörün ideolojisi olmaz. Biz Ülkemizin Gladyo merkezli terör koalisyonu ile hedef alındığına inanıyoruz. Bizim için DEAŞ neyse PKK’da odur. Bizim için FETÖ neyse DHKP-C’de odur. Her birinin maskesi farklı olabilir ama hedef aldıkları kardeşliğimiz ve birliğimizdir. Kardeşliğimize ve birliğimize sahip çıkacağız, terör koalisyonunun, emperyalizmin kirli hedeflerini ortak akılla hareket ederek boşa çıkartacağız.”

Değirmenci konuşmasının sonunda, katılımlarından dolayı Başbakan Yardımcısı Numan Kurtuluş’a ve Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak’a, Panelistler; Saadet Oruç, Fadime Özkan, Fatih Atik, Ercan Gürses, Batuhan Yaşar ve Melik Yiğitel’e teşekkürlerini iletti.