Türk PDR Derneği Ankara’da görev yapan basın mensupları ile bir araya geldi. Eğitim ve Ruh Sağlığı alanındaki güncel gelişmeler, MEB Rehber Öğretmen / Psikolojik danışman Normu, YÖK’ün psikolojik danışman unvan kullanımı kararı, Aile Sosyal Hizmetler Bakanlığının aile danışma merkezlerine ilişkin açıklamaları ve Ruh Sağlığı Yasası konuları masaya yatırıldı. Türk PDR Derneği Genel Başkanı Mesut Yıldırım, “Alan adı Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık olan bölüm mezunlarının “psikolojik danışman” unvanını kullanamaması abesle iştigaldir, kabul edilemez. Halihazırda ilgili alan mezunları MEB başta olmak üzere birçok Kurum, kuruluş ve öze sektör mevzuatlarında Psikolojik Danışman unvanı ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık görev tanımlarıyla hizmet sunmaktadır” dedi.
“YÖK’ÜN KARARI ABESLE İŞTİGALDİR, KABUL EDİLEMEZ”
Yıldırım, YÖK’ün PDR mezunlarının ‘danışmanlık’ unvanını kullanamazlar kararına ilişkin, “YÖK’ün bireysel yapılan unvan kullanımına ilişkin bir talebe 17.07.2024 tarihinde verdiği “bünyesindeki üniversitelerde ‘rehberlik ve psikolojik danışmanlık’ lisans programından mezun kişilerin ‘psikolojik danışman’ unvanını kullanamayacağı” kararına karşı dernek olarak dava açılmıştır” dedi. YÖK’ün 2005 yılından itibaren belli bölümler (Tıp ve Mühendislik Programları) hariç diplomalara unvan yazmadığına dikkat çeken Yıldırım, “YÖK unvan vermemesine gerekçe olarak ise gelişen ve değişen ihtiyaçlar doğrultusunda evrensel normlar göz önünde bulundurularak meslekleri sınırlandırmamak gerektiğini söylemiştir. Kurum ve kuruluşlarda farklı kadro adı altında da olsa mezunlarımız görev tanımlarıyla müstesna olarak Psikolojik Danışman unvanıyla istihdam edilmektedir. Ayrıca alan adı Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık olan bölüm mezunlarının “psikolojik danışman” unvanını kullanamaması abesle iştigaldir, kabul edilemez. Halihazırda ilgili alan mezunları MEB başta olmak üzere birçok Kurum, kuruluş ve öze sektör mevzuatlarında Psikolojik Danışman unvanı ve Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık görev tanımlarıyla hizmet sunmaktadır” diye konuştu.
HER OKULA BİR PSİKOLOJİK DANIŞMAN/REHBERLİK ÖĞRETMENİ ATANMALI
“1990’ yılların sonunda hazırlanan ve günümüz çağdaş eğitiminin ihtiyaçlarını karşılamaktan çok uzak kalan Atama ve Norm Yönetmeliği ile eğitimde imkan ve fırsat eşitliği ilkesine rağmen halihazırda binlerce okulda milyonlarca öğrenci MEB tarafından sunulan Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerine ulaşamamaktadır” diyen Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevcut haliyle ilkokullarda 300, Okul Öncesi, Ortaokul ve Ortaöğretim (Lise) Kurumlarında 150 öğrenci olursa bir Psikolojik Danışman/Rehberlik Öğretmeni sonrasında ise 500 ve katlarına ilave atamalar yapılmaktadır. İlgili yönetmelik hükümleri özellikle bağımsız anaokulları, taşradaki her tür ve kademedeki okullar başta olmak üzere birçok okul ve kuruma Rehberlik alan öğretmeni/Psikolojik Danışman atanmasının önünde engel teşkil etmekte olup bu vesileyle milyonlarca öğrencinin eğitim öğretimin tamamlayıcısı olan ve ihtiyacın çok açık bir şekilde hissedildiği önleyici, gelişimsel, destekleyici, koruyucu ve iyileştirici Psikolojik Danışma ve Rehberlik Hizmetlerinden mahrum kalmasına vesile olmaktadır. Bu durum birçok yerde görevlendirme gibi geçici yöntemlerle çözümlenmeye çalışılsa da hizmetin doğası gereği olan süreklilik ilkesi dolayısıyla herhangi bir verim alınamamakta ve kurumdaki var olan hizmetleri de aksatmaktadır. Öte yandan özellikle pandemi dönemi ve yaşadığımız doğal afetler, krizler gibi travmatik yaşam olaylarıyla birlikte psikolojik desteğe olan ihtiyaç net bir şekilde ortaya çıkmışken mevcut norm yönetmeliğinden dolayı milyonlarca öğrenci eğitimde fırsat eşitliği ilkesine rağmen eğitim sistemi içerisinde öğrenci kişilik hizmetleri odağında yapılandırılmış Rehberlik ve Psikolojik Danışma Hizmetlerinden mahrum kalmakta, var olan hizmetlerde kalabalık okullarda nicel olarak personel eksikliğinden dolayı nitelikli olarak sunulamamaktadır.Bu konuda ihtiyacın farkında olan MEB, 2023 yılı Ocak ayında kamuoyu önünde verdiği sözü yerine getirmeli ve mevcut norm yönetmeliği revize edilerek öğrenci sayı sınırına bakılmaksızın her okula bir Psikolojik Danışman/Rehberlik Öğretmeni atanmalı ve sonrasında hizmetin nitelikli sunumu için 250 ve katlarına ilave atamalar yapılmalıdır.
”LİYAKAT TEMELLİ BİR İSTİHDAM POLİTİKASI AMAÇLANAN HİZMETİ NİTELİKLİ KILACAKTIR
Yıldırım, Temmuz 2024’te Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yapılan “her ailenin bir Aile danışmanı olacak, ailelerimiz önleyici, gelişimsel ve koruyucu hizmetlerle desteklenecektir” açıklamasının son derece umut verici olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:“2012 yılında yayınlanan Aile Danışma Merkezleri yönetmeliği ile özelde sunulmaya başlanan hizmetin Kamu eliyle dezavantajlı gruplar başta olmak üzere tüm ailelere ulaştırılması son derece yerinde olacaktır. Özelde sunulan Aile Danışmanlığı Hizmetlerinin eğitimler! başta olmak üzere süreç ve çıktıları değerlendirilerek liyakat temelli bir istihdam politikası amaçlanan hizmeti nitelikli kılacaktır. Lisans eğitiminde teorik ve uygulamalı olarak bu dersi (Aile Danışmanlığı) alan Psikolojik Danışma ve Rehberlik mezunu Psikolojik Danışmanlar temel bireyle ve grupla Psikolojik Danışma yeterlilikleriyle Bakanımızın açıklamasında yer alan önleyici, gelişimsel ve koruyucu danışmanlık hizmetlerini etkin bir şekilde sunacaktır.”
RUH SAĞLIĞI HİZMETLERİ ARTIK YASAL NOKTADA TANIMLANMALIDIR
Ülkemizde ruh sağlığı yasası çalışmalarının 1996 yılında başlamış olup halen bir yasa çıkarılamadığının altını çizen Yıldırım, “Mevcut durumda ilgili kanunlarda Ruh Sağlığı Hizmetleri sadece patolojik ve farmakolojik düzeyde ele alınmakta ve hizmete olan yaygın ihtiyaç göz ardı edilmektedir. Bunun yanında ruh sağlığı alanı ile alakası olmayan kişi/kişiler koçluk veya kişisel gelişim, şifacı, enerjici, falcı vb. adlar altında vatandaşlarımızı maddi ve manevi istismar etmektedir” diye konuştu. Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü:“Tüm bunların önüne geçmek için birinci basamak Ruh Sağlığı Hizmetlerinin tanımlandığı, ileri düzey müdahalelerin ilke ve sınırlarının belirlendiği ve alan profesyonelleri tarafından sunulduğunda fayda verecek olan ruh sağlığı hizmetleri artık yasal noktada tanımlanmalıdır. Vatandaşlar için erişilebilir şekilde yapılandırılmalı ve her türlü ihmal ve istismarın önüne geçilmelidir.”Yıldırım şunları söyleyerek sözlerini sonlandırdı:“Psikolojik danışmanlar aldıkları eğitim, yetkinlik ve yeterlilikleri doğrultusunda koruyucu, destekleyici, önleyici, gelişimsel ve iyileştirici ruh sağlığı hizmeti sunabilecek nitelikte olup ruh sağlığı yasası ile birlikte vatandaşlarımızın yanlış yönlendirilmesinin önüne geçilecektir. Ehliyetsiz ve liyakatsiz kişilerin halkımızı istismarını engelleyebilmek ve bu hizmeti doğru ve yetkin kişilerden alabilmeleri için yasanın biran önce çıkarılması toplum yararına olacaktır.”
Kaynak: Anayurt Gazetesi
