İzmir’de Kestanepazarı Kur’an Kursu’nun Hatay Yahya Deresi yamaçlarındaki İmam hatip öğrencilerini barındıran yurttayız.

Her sayısını özlemle okuduğum Mavera Dergisi ekibi kalkmış Afganistan’a gitmişler.

Cihat aşkıyla gerçekleştiğinden emin olduğum bu olay bir özel sayıya konu olmuştu Mavera’da.

Ergenlik günlerimiz.

Zaman zaman aramızın bozulduğu şimdilerde Müftü olan arkadaşım o sayıyı satın almış, okuyor.

Yatma saati geldi ama o hala okuyor.

Ben de kedinin ciğere kıvrandığı gibi onu bekliyorum.

Dergiyi dolabına koyup yatakhaneye çıkarsa ben de onu alıp okuyacağım.

Ama o niyetimi anladığından mı nedir bir türlü elinden bırakmıyor dergiyi.

Dedim ya aramız limoni, e isteyemiyorum da.

Neyse, saatler sonra insafa geldi, dergiyi bırakıp çıktı.

Aldım, sabaha kadar hiçbir satırını atlamadan okudum.

Muazzam güzel, başarılı bir çalışmaydı Mavera Afganistan Özel Sayısı…

Cahit abilerin dergisiydi Mavera…

Yıllar sonra, yıl 1987.

Şuhut İmam Hatip Lisesi’ni bitirmek üzereyiz. Müteveffa Ali Dorum, Recep Bozkurt ve ben OYEV Dershanelerinin 15 günlük Üniversite Hazırlık Kursu için yeniden İzmir’deyim.

Bir Cuma günü, 7 Haziran.

Zaman asıl sahiplerinin elinde, yeni bir gazete.

Ara sıra alıp okuyorum.

O gün aldığım gazeteyi açınca beynimden vurulmuşa döndüm.

Yedi Güzel’in belki de en güzeli ölmüştü.

Yakınını kaybetmiş biri gibi için için ağladım.

Niye ağlıyorsun diyenlere de anlatamadım.

Bu gün 7 Haziran, yine gözlerim yaşardı, yine o adamı hatırladım.

Rahmet olsun.

adilgulmez.com