Milli Eğitim Eski bakanı Ziya Selçuk sosyal medya hesabından yoruldum adlı bir mesaj paylaştı.... İşte o mesaj... Eskiden, okuldaki çocuklar gittikten sonra sınıfları gezer çöp kutusunu karıştırırdım. Öğrencilerin buruşturup attıklarını, bu olmamış dedikleri, beğenmediklerini, göstermeye çekindikleri, öfkelerini, daha birçok şeyi arardım. Birinin söyleyemediklerini duymak diye bir şey var. Şimdi nasıl oldu bilmem, bunu instagramdan mesajlar üzerinden yapıyorum. Her gün binlerce mesaj geliyor gençlerden. Babasını anlatıyor, annesini, öğretmenini, yazdığı şiiri gönderiyor, yazdığı öyküyü, hayallerini ve engellerini anlatıyor. Bir yavrum “yoruldum” yazmış dün. Bomboş bir ekranda sadece tek kelime görünüyor. “Yoruldum.” Başka bir şey yok, tek kelime… Baktım ekrana öyle. Demek sahiden yorulmuş ve henüz gencecik. Ona “yorulma” diyemem, bir şey ifade etmez. “Daha ne yorgunluklar göreceksin” diyemem, inşallah görmeyecek. “Hayat tüm yorgunluklarıyla, kolaylık ve zorluklarıyla anlamlı” diyemem çünkü şu an yorgun. Sadece anlayabilirim. Hepimiz bir an geldi yorulduk çünkü. Onlar bana yazıyor, ben de size yazayım. Birbirimizden halinden anlamayı, birbirimizi anlamayı, halden anlamayı, sustuklarımızdan anlamayı neden bıraktık biz? Bırakmayalım. Çöp kutularını karıştırmak gibi bir şey bu. Gençlerin hayatını karıştırmak, hayatlarına karışmak yerine söyleyemediklerini duyacak, onlarla hayata karışacak bizlere ihtiyaçları var. Bunu yapamaz mıyız?