Mitingde, Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ve Kudüs direnişinin sembolü Cuneydi’nin amcası Reşat el-Cuneydi’nin yanı sıra çağrıcı sivil toplum kuruluşu temsilcileri de coşkulu kitleye hitap etti. Programda, Hamas Lideri İsmail Haniyye video konferans yoluyla mitinge bağlandı, on binlere çağrıda bulundu. 

Memur-Sen, Hak-İş, İHH, AGD, Cihannüma, ÖNDER gibi sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra yüzün üstünde sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve üyesi, on binlerce Kudüs sevdalısı vatandaş, Ankara Anadolu Meydanı’nda bir araya geldi. ‘Özgür Kudüs’ iradesini alanlardan tüm dünyaya duyuran katılımcılar, ABD ve İsrail’i protesto etti, Kudüs’ün yanında olduklarını deklare etti.

Selahaddin yürekliler kazanacak

İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan mitingde Grup Yürüyüş bir konser verdi. Konser ve tertip komitesi adına yapılan konuşmanın ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı. Daha sonra kürsüye çıkan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Filistinli direnişçiler İmad ve Ayşe Masluhi’nin onurlu mücadelelerini anlatarak konuşmasına başladı. Yalçın, “Elleri kanlı, cüzdanları dolu Siyonistler, silahla, olmadı parayla Arz-ı Mevud’u gerçekleştireceklerini zannediyorlar, yanılıyorlar! Selahaddin yürekli Abdurrahmanların intifadası karşısında yenilecekler ve diz çökecekler. Ömrünü Kudüs’e, Filistin’e, Aksa’ya adanmış Ayşelerin onuru karşısında kaybedecekler. Orta Doğu’dan, Makam-ı Miraç’tan, Mevki-i İsra’dan, Kudsi Şerif’ten defolup gidecekler” dedi.

Emperyal düzen yıkılacak

Ünlü şair Abdurrahim Karakoç’un dizelerinde geçen, “Gergin uykulardan, kör gecelerden bir sabah gelecek kardan aydınlık. Adaletin, barışın, huzur ve refahın hâkim olduğu yeni bir dünyanın doğuş sancıları çekiliyor” ifadeleri paylaşan Yalçın, “İnsanlık, emperyal zulüm düzeninin yıkılışının final sahnesine hazırlanıyor. Yıkılışı engellemek, final sahnesini erteletmek için çırpınan zavallılar var. Korkuyorlar. Telaşlanıyorlar. Yenilgiyi geciktirmek için kaosa, krize, çatışmaya ve yeni dünya savaşlarına zemin hazırlıyorlar. Kim mi bunlar? Bunlar, ‘Dünya 5’ten büyüktür’ sözünü duyunca cinnet getirenler. Bunlar, barış denilince aklını yitiren, adalet denilince sinir krizi geçiren sömürgenler. Suriye’de tezgâhları yıkılıp, Orta Doğu’daki çarkları bozulunca dediler ki, Kudüs’ün işgalinin altına imza atıp kutsallarına saldıralım. Bıçağı kemiklerine dayayalım. Sandılar ki, Müslümanlar inzivada. Söz söylemezler. Bir araya gelemezler. Ama işte görüyorlar ki, sadece ümmet değil, bütün insanlık ayakta. Bu sefer sadece Filistin değil, bütün yerküre İntifadada. Bir imzayla Kudüs’ün tapusunu İsrail’e verebileceğine inanan bu ahmaklara sadece  ‘Hadi oradan’ diyorum” şeklinde konuştu.

Yüzyıllık planları bozulacak

Kudüs-ü Şerif’ten Peygamberlerin izini, Mirac’ın ve İsra’nın nurunu, Hz. Ömer’in imzasını,  Selahaddin’in mührünü silmelerine izin vermeyeceklerini kaydeden Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hadsiz Trump! Yüzyıllık planın son hamlesi olan o imzayı kendi elleriyle silecek, paçavra konumundaki kararını da geri çekecek. Habis Netanyahu! Siyonizmin çöküş, terörist İsrail’in yıkılış vaktinin geldiğini iliklerine kadar hissedecek. Ne ABD’nin ne de İsrail’in Filistin’e, Kudüs’e dair söz söyleme, karar alma hakları yok. Hiçbir zaman da olmayacak.  Algı operasyonlarıyla karartmak istedikleri hakikat apaçık ortadadır: İsrail işgalci ve teröristtir. Kudüs, bağımsız Filistin devletinin başkentidir. Kudüs’ün batısı da doğusu da Filistin devletinindir. Kudüs yönlere bölünemez. Kudüs’ün ne bir parçası ne bütünü İsrail’e terk edilemez, edilmeyecek.”

İsrail’i hiç tanımadık, tanımayacağız

Yalçın, Trump’ın imzasını taşıyan o paçavrayı, tereddütsüz reddettiklerini ve yok saydıklarını dile getirerek, “Biz, İsrail’in ‘Filistin devletinin egemenlik sahasında gecekondu bir kaçak devlet olarak kurulmasına’ karşı çıkıyor, İsrail devleti diye bir devletin varlığını da reddediyor ve yok sayıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kudüs’ün sahibi de varisi de bellidir

Yalçın, şöyle devam etti: “Kudüs’ü 9 Aralık 1917’de, tam bir asır önce Anglo-Yahudiler  Balfour’la bizden çaldılar. 1947’den bugüne de vahşetle, zulümle, yerleşim politikalarıyla parça parça işgale odaklandılar. Onların unutmak istediği tarihi buradan bir daha hatırlatalım: Biz, 1516’dan bugüne Osmanlı olarak Kudüslüyüz. 1187’de Eyyubi, 1073’te Selçuklu namıyla Kudüslüyüz. 638’den beri Ashab-ı Kiram ile, 2 bin yıldır Hz. İsa ile, 3 bin yıldan fazla süredir de Hz. Musa ve Hz. Davud ile ve de atamız İbrahim ile Kudüslüyüz biz. Tam da bu yüzden ‘Kudüs insanlığındır, Kudüs İslam’ındır’ diyoruz. Kudüs’ün akıbeti ve zilyedi, Trump’ın imzasıyla veya diplomasi masasıyla da belirlenemez. İsrail, bir devletin değil, işgalci gasp terör örgütünün adıdır. Kudüs’ün sahibi de varisi de bellidir. Kudüs’ün maliki de zilyedi de bellidir. Filistin topraklarında egemenlik hakkı olan devlet de bellidir.  Filistin’in egemeni Filistin devletidir. Terörist İsrail, o toprakların işgalci illetidir. Kudüs, ümmet ve insanlık için kutsal emanet, değer biçilemez kıymettir. İsrail denen siyonist çete için, Kudüs’e el uzatmanın sonu, yok oluşu yaşayacağı kıyamettir.”

ABD ve NATO’nun üsleri kapatılmalıdır

Kudüs’ü yalnız bırakmanın ve Filistin davasını sahipsiz koymanın ihanet olacağını belirten Yalçın, Mescid-i Aksa’yı siyonist postalların kirletmesine seyirci kalmanın felaketi talep etmek olacağını kaydetti. Yalçın, “Tam da bu nedenle bu meydandan İslam ülkelerine çağrımızı tekrarlıyoruz: İİT toplantısında alınan kararların gereği yapılmalı, Kudüs, Filistin’in başkenti olarak tanınmalıdır. Filistin büyükelçilikleri Kudüs’e taşınmalıdır. ABD’nin çözüm ortaklığı fiilen ortadan kaldırılmalıdır. İsrail ile olan bütün askeri anlaşmalar iptal edilmelidir. İsrail ile diplomatik ve ekonomik ilişkiler kesilmelidir. ABD ve NATO’nun üsleri kapatılmalıdır. ABD’nin aldığı kararın BM tarafından geçersizliğinin tescil edilmesi için gerekli mekanizmalar zorlanmalıdır. ABD duysun, İsrail anlasın… Kudüs özgür olana kadar susmayacağız. Kudüs, siyonist işgalden kurtulana kadar rahat durmayacağız. Kudüs özgür olana, Mescid-i Aksa yeniden İslam’la kucaklaşana kadar susmayacağız, durmayacağız. İnsanlığın ve ümmetin kalbi, İslam’ın ilk kıblesi olan Kudüs onurumuz, ortak davamızdır. Kudüs, dayanma noktamızın son sınırıdır. Kudüs’ten sonrası ancak öfkedir, direniştir, intifadadır. Ümmetin her bir çocuğu ‘Allah’ın evi esaret altındayken, Selahaddin nasıl kendi evinde yatar” diyen birer Selahaddin’dir artık! Ey zulüm, bugün senin için korku günüdür! Buradan bütün zalimlere haykırıyoruz: Filistinlilere cehennem olan bir Kudüs, siyonizme cennet olmayacaktır! Mescid-i Aksa’nın selamına ‘Aleyküm Selam’ demek için alanları dolduracağız” diye konuştu.

Kudüs İntifadamız mübarek olsun

Yalçın, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Kudüs’e Özgürlük, İnsanlığa Barış hedefini gerçekleştirecek miyiz? Siyonist zorbalara, emperyalist küstahlara hadlerini bildirecek miyiz? Trump’a imzasını kendi elleriyle sildirecek miyiz? ‘İman varsa imkân vardır’ diyenlere selam olsun… Anadolu Meydanı’ndan Anadolu’nun haykırışına güç verenlere selam olsun.  Kudüs İntifidamız mübarek olsun. Sevdamız Kudüs, Mescid-i Aksa olsun… Bu kutlu davaya canıyla, malıyla, heyecanıyla, hizmetiyle, şehadetiyle katkı verenlerden Allah razı olsun… Kudüs’ü özgürleştirecek, insanlığa barış getirecek intifadamızda Allah yar ve yardımcımız olsun.”

Arslan: Kavga önümüzdeki yüzyılın kavgasıdır

Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, ABD’nin Kudüs’ü ‘İsrail’in başkenti’ ilan etme kararını tanımadıklarını belirterek, şöyle konuştu: “Okyanus ötesi ne söylerse söylesin, Trump’un Amerikası ne derse desin, hangi kararı alırsa alsın biz Kudüs kararını tanımıyoruz, tanımayacağız. Bu kararın hiçbir hükmü yoktur. Çünkü Kudüs bizim kadim şehrimizdir. Ezeli ve ebedi başkentimizdir. Çünkü Kudüs için baş veririz, başkentimizi çiğnetmeyiz. Kudüs’ün kutsiyeti ve tarihi statüsü asla değiştirilemez, o statü kadim medeniyetimizin ruhu ve kadim merkezi olmasıdır.”

“Mescid-i Haram neyse, Mescid-i Nebevi neyse Mescid-i Aksa da odur” diyen Arslan, “Kavga önümüzdeki yüzyılın kavgasıdır. Kendimizi önümüzdeki yüzyılın mücadelesine hazırlamalıyız” şeklinde konuştu.

Cuneydi: Siyonist İsrail Filistin’deki zulmünü sürdürüyor

Cuneydi’nin amcası Reşat El Cuneydi, Filistin davasına sahip çıkanlara teşekkür ederek, “Siyonist işgal ordusu ve onun yerleşimci uşakları, gün geçtikçe Filistin’de çoluk çocuk demeden vahşi muamelelerine devam etmektedir. İsrail’in Filistin’deki tutumu hukuk dışıdır. Bunun son örneği yeğenim Cuneydi’nin gözaltına alınması olayıdır. Fotoğraflarda gördüğünüz gibi onlarca İsrail askeri, Cuneydi’yi gözaltına almış ve insanların gözü önünde darp etmiştir. Sizlere yeğenimin mesajını da ileteceğim: ‘Beni kurtarın ki, mazlum annemin kucağına ulaşayım. Annemin masum kucağında ısınayım’” ifadelerini kullandı.



 

Yıldırım: Gerekirse bir kez daha Mavi Marmara’yı yola çıkarırız

İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, şunları söyledi: “İsrail bu sesleri duyuyor. Bir gün sıra gelecek Kudüs’e akacağız. İsrail korkaktır, ahlaksızdır. Mavi Marmara’da en gelişmiş silahlarınızla geldiniz ve dayak yediniz. Eğer Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya saldırmaya devam ederseniz, ateş olur üzerinize yağarız. Amerika ve İsrail zannediyor ki, biz meydanlara çıkacağız, birbirimizin gazını alacağız, konuşmalarını yapacağız ve sonra mesele soğuyacak, biz unutacağız. Yanıldınız, kabul etmiyoruz. Biz iman ettik ki, Kudüs’ün etrafında cihad devam edecek. Biz de gerekirse mücahid olarak oralara kadar geleceğiz. Gerekirse bir kez daha Mavi Marmara’da olduğu gibi yola çıkacağız. Hava yoluyla, kara yoluyla, gerekirse yürüyerek gideceğiz.”

Yıldırım, eylemlerin ve protestoların çok önemli olduğunu kaydederek, “İsrail’in canını yakacak birkaç öneri sunmamız lazım. Öncelikle İsrail ile yapılan mukavemet anlaşmaları iptal edilmelidir. Hiçbir Türk vatandaşı İsrail’in emellerine alet edilmesine göz yumamayız. Bunun için bir imza kampanyası başlatıyoruz. Türkiye’de elini kolunu sallaya sallaya dolaşan MOSSAD ajanları takip edilmeli ve gereği yapılmalıdır. Ellerinde silahlarla ülkemizde dolaşıyorlar” dedi.



 

Turhan: Amerika kandır, gözyaşıdır, katliamdır, soykırımdır

AGD Genel Başkanı Salih Turhan, İslam ülkelerinden, hükûmetlerden, yönetimlerden kınama, lanetleme beklemediklerini dile getirerek, “Yıkın dünyayı Amerika’nın başına. Yıkın dünyayı İsrail’in başına. Cesur olun. Amerika kandır, gözyaşıdır, katliamdır, soykırımdır. Amerika emperyalizmdir, vahşi kapitalizdir, yağmadır, talandır. Amerika atom bombasıdır, nükleer başlıklı füzedir, kimyasal silahtır, biyolojik silahtır. Amerika düzmece 11 Eylül saldırılarıdır, Afganistan’ın, Irak’ın işgalidir. Amerika Libya’nın vurulmasıdır, Suriye’nin karıştırılmasıdır, Sudan’ın bölünmesidir, Yemen’de iç savaştır. Amerika küresel bir terörizmin müsebbibidir. Bunu bilmezden gelmenin, görmezden gelmenin, duymazdan gelmenin kimseye bir faydası olmayacaktır” diye konuştu.



 

Akça: Kudüs’ü korumak iman meselesidir

Cihannüma Genel Başkan Vekili Ahmet Akça, Kudüs’ün İsrail’e asla yar olmayacağını vurgulayarak, şöyle konuştu: “Siz varsanız, Kudüs asla mahzun olmayacaktır. Kudüs, siz oldukça esir olmayacaktır. Kudüs bizim için Medine’dir, İstanbul’dur, Ankara’dır. Kudüs, bizim için Selahaddin’in mirasıdır. Kudüs’ü korumak imkân değil, iman meselesidir.”



 

Bekiroğlu: Kudüs direnişine selam olsun

ÖNDER Genel Başkanı Halit Bekiroğlu ise şunları dile getirdi: “Türkiye’nin başkenti Ankara’dan, Filistin’in başkenti Kudüs’e selam olsun. Filistin için, Kudüs için meydanlara çıkan kardeşlerimize selam olsun. Avrupa’da, Batı’da, Endonezya’da, bugün yine meydanlarda olan kardeşlerimize selam olsun, Kudüs direnişine selam olsun. Bugün, kendimiz için, canımız için, Kudüs için buradayız. Bazı olumsuzluklar yaşıyoruz, doğrudur; zaman zaman karamsarlıklara düşüyoruz, doğrudur. Ama şuna inanalım ve bilelim ki, ümmetin bu yürüyüşü, Allah’ın izniyle Kudüs’ü özgürlüğüne kavuşturacaktır.”