Konya Akşehir Eğitim Bir Sen İlçe temsilciliği seçimleriyle ilgili şok iddialar gündem geldi. Konya'da yayın yapan Pervasız yerle haber gazetesinde yer alan İşte o iddialar; 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun “Sendika üyesi olamayacaklar” başlıklı 15 inci maddesi ve DPB’nin 01.10.2018 tarihli 6410 sayılı Sendika Üyeliği konulu resmi yazısı dikkate alındığında, 6 Ekim 2018 tarihinde yapılan Akşehir Eğitim-Bir-Sen Temsilciliği seçimleri İPTAL olabilir!.. Haber/Yorum: Ümit Aykut Şener 28 Eylül 2018 tarihli Pervasız Gazetesi’nde yayımlanan haberimde; ‘Akşehir EĞİTİM-BİR-SEN’de temsilcilik seçimi 6 Ekim 2018 Cumartesi günü yapılacak ancak baskıdan bunalan üyeler rahatsızlık duyuyor...’ “ÖĞRETMENLERİ RAHAT BIRAKIN!” başlığı altında “Hariçten gazel okuyanların sendika seçiminde kendilerini etkin ve yetkin görmeleri son derece anlamsız olduğu gibi bu tavırları sonun başlangıcıdır da. Bu düşünce içinde olanlara siyasi destek verenlerin ya da sessiz kalmayı tercih edenlerin de şapkalarını önlerine koymaları gerekmektedir. Sendika Temsilciliğinin önemi, 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak yerel seçimler öncesinde başkan adayları için görüş bildirme hakkına sahip olmasından kaynaklanıyor. Eğitim camiasının kendi meselesi olan bir seçim öncesinde sendika üyelerini sağlı-sollu kuşatmak, hür iradeye ipotek koymağa kalkışmak demokrasilerde her zaman ters teper. Temsil ettikleri makamları ayaklar altına alanlar sanmasın ki sıra kendilerine gelmez! Bu kafa yapısıyla gidenler bilmelidir ki, herkes ektiğini biçer...” diyerek özellikle uyarıda bulunmuş ve demiştim ki; ‘Kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz! Herkesin adaleti şaşar, fakat ALLAH'ın adaleti şaşmaz. Lütfen Öğretmenleri rahat bırakın ki, zorlama ile değil hür iradeleriyle oy kullansınlar!..’ Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az! Sadakatin dip yaptığı Daltonlar grubu hem partiye hem de etrafına zarar vermeya devam ediyor, uyanık olması gerekenler ise uyuyor!.. Hazır siyasete değinmişken Akşehir AK Parti İlçe Başkanlığı Yürütme Kurulundaki görev dağılımına göre STK lardan sorumlu olan kişi de partililer ve kamuoyunca biliniyor. Yerel seçimlerde başkan adayı olarak düşünülen alternatif adayları için gizlice yürütülen çalışmalar ve adayın kimliğine dair ipuçları da sendika seçimleri sayesinde ön plana çıkmış oldu. Unutulmamalıdır ki; yanlış hesap Bağdat'tan döner. Yetkili Sendika Eğitim-Bir-Sen, Devlet Personel Başkanlığı’na 20.09.2018 tarihinde bir başvuruda bulunarak, ‘İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılarının sendika üyesi olup olamayacağı konusunda görüş istemiş.’ Devlet Personel Başkanlığı da 01.10.2018 tarihli 6410 sayılı Sendika Üyeliği konulu resmi yazı ile ilgili sendikaya şu cevabı vermiş: “İl müdür yardımcılarının 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu hükümleri uyarınca kamu görevlileri sendikalarına üye olup olamayacakları hususunda görüş talep eden ilgi yazınız incelenmiştir. Bilindiği üzere, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun “Sendika üyesi olamayacaklar” başlıklı 15 inci maddesinde, “Bu Kanuna göre kurulan sendikalara; …, c) Bakanlar, bakan yardımcıları, bu Kanun kapsamında bulunan kurum ve kuruluşların başkanları, genel müdürleri, daire başkanları ve bunların yardımcıları, yönetim kurulu üyeleri, merkez teşkilâtlarının denetim birimleri yöneticileri ve kurul başkanları, hukuk müşavirleri, bölge, il ve ilçe teşkilâtlarının en üst amirleri ile bunlara eşit veya daha üst düzeyde olan kamu görevlileri, belediye başkanları ve yardımcıları, Üye olamazlar ve sendika kuramazlar.” hükmü yer almaktadır. Bu kapsamda, Başkanlığımızın 13.01.2010 tarihli ve 562 sayılı yazısı ile Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatında ilçe müdürüne eşit veya daha üst düzeyde olan il müdür yardımcılarının kamu görevlileri sendikası kurucusu ve üyesi olamayacakları mütalaa edilmiştir. DPB; ÜYE OLAMAZLAR Eğitim-Bir-Sen’in İl Milli Eğitim Müdürü yardımcılarının sendika üyesi olup olamayacağı hususunda MEB’in görevde yükselme ile ilgili son yapılan değişiklikleri hatırlattığı görülürken, Devlet Personel Başkanlığı bu konuda kesin olarak sendika üyeliğinin mümkün olmadığını vurguladı. “Diğer taraftan, ilgi yazıda belirtilen Milli Eğitim Bakanlığı Personelin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliği’nin 23 üncü maddesi 13.01.2018 tarihli ve 30300 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelik ile “(1) İlçe millî eğitim müdürü kadrolarına; öğretmenlikte adaylığı kaldırılmış olmak kaydıyla, yazılı veya yazılı ve sözlü sınavını kazanarak şube müdürü kadrolarına atananlardan en az iki yıl şube müdürü olarak görev yapmış olanlar arasından atama yapılır.” şeklinde değiştirilmiş ve aynı Yönetmeliğin 29’uncu maddesinin üçüncü fıkrası yürürlükten kaldırılmış olup, söz konusu il milli eğitim müdür yardımcılarının kamu görevlileri sendikalarına üye olamayacağı yönündeki Başkanlığımız görüşünde değişiklik yapılacak bir husus bulunmamaktadır.” Görüldüğü üzere İlçe Milli Eğitim Müdürleri, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları ve İl Milli Eğitim Müdürleri sendika üyesi olamazlar. Eğer sendika üyesi iken bu makamlara atananlar varsa sendikadan istifa etmeleri, sendika üyeliklerinin düşürülmesi gerekmektedir. Şimdi bir ilçe Milli Eğitim Müdürü düşünün ki, hırslarına yenik düşmüş, meslektaşlarına baskı unsuru oluşturacağı algısına rağmen DPB’nin ilgili yazısını da dikkate almayarak sendikadan istifa etmemiş, üstelikte oy kullanacaklar listesinde adı yer almıştır. Kendisini yasa ve yönetmeliklerden üstün görmek böyle bir şey olsa gerek!... İlçe Milli Eğitim Müdürü, o ilçede görev yapan tüm öğretmen ve idarecilerin AMİRİ konumundadır. Önümüzdeki yıl görev süreleri dolacak idarecileri tekrar görevlendirmek de yetkisi dahilindedir. Bu durumda hem yasal hakkı olmadığı halde sendikaya üye olmak, hem de oy kullanacaklar listesinde yer almak; BASKI UNSURU değilse nedir? Kaldı ki; Akşehir EĞİTİM-BİR-SEN Temsilciliğine aday olanlar arasında devletin 17/25 Aralık’ı milad almasına karşın ısrarla FETÖ/PDY’nin Özel Reyhan Kolejinde 15 Temmuz’a kadar kimlerin çocuklarının eğitim-öğretime devam ettiğinin açıklanması şart olmuştur. Konuyla ilgili olarak idari soruşturma açılmış mıdır, adli makamlara haber verilmiş midir? Akşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün ve Akşehir Kaymakamlığının tüm bu iddialara cevap vermeleri artık kaçınılmaz olmuştur. Eğitimciler Birliği Sendikası Konya Temsilciliği ve Genel Merkez’e şu soruyu sormamız gerekiyor: “İlgili Yasa, Yönetmelik ve DPB’nin görüş yazısına göre, Akşehir’de seçim öncesi başlatılan baskı MOBING midir yoksa ABA ALTINDAN SOPA GÖSTERMEK MİDİR? SENDİKA kendi yasasına ve DPB’den talep ettiği görüş yazısına bağlı mı kalacak ya da seçim sonuçlarını etkilemiyor diyerek işin içinden sıyrılacak mıdır? En önemlisi de kamuoyunda ayyuka çıkan FETÖ/PDY iddiaları duymazdan ve görmezden mi gelinecektir, bekleyip göreceğiz... Eğitim Camiası ve Kamuoyu konuyla ilgili Sendika yetkililerinden acil bir açıklama bekleye dursun, halen AK Parti Konya Milletvekili olan Orhan Erdem’den kamuoyu ve eğitim camiası kendisinden siyasetçi kimliği ile değil Eski MEB Yardımcısı ve hali hazırda TBMM’de Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Sözcülüğü sıfatıyla bir tavır göstermesini bekliyor. Sayın Erdem’in MEB Yardımcılığı döneminde, Akşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü ve Şube Müdürlerinin, siyaseti dizayn etmek isteyen birilerinin talepleri ve referansları doğrultusunda atandıkları iddialarına dair yapacağı bir açıklama, eğitim camiası ve kamuoyunda şüphesiz ki bir rahatlama yaratacaktır. Bu arada, Kanun ve Yönetmelik hükümlerini hiçe sayarak sendika üyeliğinden istifa etmeyen veya FETÖ/PDY soruşturmalarında yanlı davrandıkları iddia edilen ilçe milli eğitim müdürü, varsa görevlendirdiği sorumlu şube müdür/müdürleri ile çalışmak ne kadar doğru olacaktır? Şeffaflık adına tüm bu iddialardan kurtulmak gerekli! Saygılarımla... Ümit Aykut ŞENER / Pervasız