Namaz kılmanın, oruç tutmanın, özgürce seyahat etmenin, dinî eğitim almanın kısıtlandığı Doğu Türkistan topraklarında asimilasyon ve baskı politikaları aralıksız devam ediyor. Uygurlar, yıllardır devam eden Çin işgali altında hayatlarından endişe ederek, en temel ihtiyaçlarından yoksun bir şekilde hayatta kalmaya çalışıyorlar. Çin asimilasyonuna ve işkencelerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar için, İHH İnsani Yardım Vakfı öncülüğünde tüm Türkiye tek ses, tek yürek oldu. Birçok STK’nın desteğiyle İstanbul’da Fatih Camii’nden Beyazıt Meydanı’na meşalelerle Sessiz Çığlık yürüyüşü gerçekleştirildi. Ayrıca diğer illerde de Cuma namazının ardından meydanlarda basın açıklamaları yapıldı.

Beyazıt Meydanı’nda sona eren sessiz yürüyüşün ardından İstanbul’dan tüm dünyaya Doğu Türkistan’daki toplama kamplarının kapatılması çağrısı yapıldı. Beyazıt Meydanı’nda şu konuşmalar gerçekleştirildi:

“Kamplar çok güzelse kendi çocuğunu da göndersene!”

İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım: “Rabbim hepinizden razı olsun. Doğu Türkistan’ı yalnız bırakmadınız. Gecenin bu vaktinde yürüdünüz. Ben şimdi Doğu Türkistan’a gidelim desem hep birlikte yürür gideriz. Bizim sınırlarımız, yürek coğrafyamız kadardır. Biz yer yüzünü mescid biliyoruz. Yer yüzünü ıslah etmek için geldik. Doğu Türkistanlı mazlumlara şahidiz. Şimdi sizinle bir planı uygulayacağız. Doğu Türkistan heyecanımızı unutmadan yürümemiz lazım. Bu zulümler nasıl engellenir, hep birlikte buna çalışacağız. Yolumuz uzun değil. Ama kısa da değil. Çünkü nice Firavunlar devrildi. Doğu Türkistanlı mazlumların göz yaşı Çin’i de devirecektir Allah’ın izniyle.