"Atanamayan öğretmen sorununa neşter vurulmalıdır"

Bahçeli şöyle devam etti:
"Türk milletinin, Milliyetçi Hareket Partisi'nin ve Cumhur İttifakı'nın karşısında oğul veren, elma kurdu gibi üreyen, virüs gibi yayılan hasımların kimler olduğunu bilmek, tarafımızı açık etmek mecburiyetindeyiz.

Bizim tarafımız millettir, bizim tarafımız demokrasidir, bizim tarafımız mazlumlardır, masumlardır, mağdurlardır, gariplerdir, tüyü bitmemiş yetimlerdir. Partimiz bir gönül çemberi, bir sevda yumağı, bir dava onurudur. Milliyetçi Hareket Partisi'ni her zaman doğru anlayan, Cumhur İttifakı'nı doğru anlatan, bununla kalmayıp her zaman sahip çıkan, bundan sonra da çıkacak Türkiye sevdalıları hep var olacaktır.

İnanıyorum ki, onlar her geçen gün daha da büyüyüp güçlenecek, her türlü oyunu bozacaklardır. Milli Şairimiz Mehmet Emin Yurdakul'da, yüzyıl önce anlamını bulduğu gibi Milliyetçi Hareket'in ve Cumhur İttifakı'nın sevdalıları; En hakir insanı kardeş sayan bir erdem, Esir yaratmayan Allah'a yürekten bir iman, paçavralar altındaki yoksulun yaraladığı bir vicdan, Ve "mazlumların intikamını almak” için doğduğuna inanan bir kudret ile yoğrulmuşlardır. Tam bir hafta önce ebediyete irtihal eden ve rahmetle andığımız Diriliş Şairi Merhum Sezai Karakoç ne güzel de söylemiş: “Geceye yenilmeyen her kişiye ödül olarak bir sabah, bir gündüz, bir de güneş vardır.”

24 Kasım Öğretmenler Günü'nü de kutlayan Bahçeli, "Onların milli hayatımızdaki, eğitim ve öğretim sistemimizdeki müstesna yerlerini, muhterem hizmetlerini konuşacağız.

''Bunu yaparken sorunlarını samimiyetle ele almak, duyarlılıkla ve empatiyle onları anlamak, beklentilerini sırasıyla karşılamak; nihayetinde sosyal, ekonomik ve mesleki taleplerini bihakkın yerine getirmek durumundayız. Elbette öğretmenlerimizi yılın sadece bir gününe sıkıştırıp, sadece bir gününde hatırlamak hakkaniyet ölçüleriyle bağdaşmayacaktır. Merhum Yahya Kemal Beyatlı, “maziyi vatandan ayırmanın, ruhu bedenden ayırmak kadar imkansız” olduğunu söylemişti. Öğretmeni de Türkiye'nin gelişme ve büyüme mücadelesinden ayrı görmek, ayrı bir yere koymak takdir edersiniz ki söz konusu değildir. Eğitimin amacı, bireyin kendini gerçekleştirmesi, kendine ve topluma yararlı hale gelmesi, ortaya çıkan sorunlara çözüm bulma, problem çözme yeteneğinin kazandırılmasıdır. Bu sürecin rehberi öğretmenlerimizdir. Öğretmenler, eğitim sisteminin en temel öğesidir. Bir ülkenin kalkınmasında, nitelikli insan gücünün yetiştirilmesinde, toplumdaki huzur ve sosyal barışın sağlanmasında, insanın sosyalleşmesi ve toplumsal hayata hazırlanmasında, milli kültür ve değerlerinin genç kuşaklara aktarılmasında öğretmenlerimiz başroldedir. Sorunsuz öğretmen sorunsuz eğitim ve öğretim demektir.

Sınıfında öğrencileriyle baş başa kaldığında, kirasını nasıl ödeyeceğini, nasıl geçineceğini, borç yükünün altından nasıl kalkacağını düşünen, kaygılarıyla korkuları arasına sıkışan bir öğretmenin verimli olması, kendisinden beklenen faydayı gösterebilmesi mümkün müdür? Öğretmenlerimiz huzurluysa evlatlarımız da huzurlu olacaktır. Bu gerçeği artık hepimizin görmesi şarttır. Geleceğimizden tasarruf edemeyeceğimize göre, hiçbir hakkı öğretmenlerimize çok göremeyiz, onlardan esirgeyemeyiz. Mesela atanamayan öğretmen sorununa neşter vurulmalı, bu konu artık kapanmalıdır.''

Ülkemizin daha da gelişmesi, öğretmenlerin kalitesine, eğitim materyallerine, güncel kütüphanelere, geliştirilmiş müfredata bağlıdır. Bunların hepsi gereklidir, ama kalifiye ve iyi motive olmuş öğretmenler olmadan diğerlerinin hiçbir anlamı olmayacaktır. Merhum Prof. Dr. Sühely Ünver, Hattat Hacı Nuri Korman'ın yazdığı bir levhadan şunları aktarmıştı: “Tevazu bir ibrişimdir, cümle ahlak incileri onunla dizilir.'

Öğretmenlerimiz bizim gözümüzde ahlak incileri, tevazu ziynetleridir. Öğretmenlerimizin sorunlarını biliyoruz. Onların şikâyet ve sitemlerinin farkındayız. Parti olarak öğretmenlerimizin özlük haklarının iyileştirilmesi, maddi ve manevi beklentilerinin mümkün olan en üst seviyede temini amacıyla elimizden gelen her çabayı göstereceğiz. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin yetişmesinde emek verip ter döken öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum. Evlatlarımıza vatan ve millet sevgisini aşılayan, akıl ve ahlak gelişimlerini sağlayan, kültür hazinesi, tarih çeşmesi, bilgi aydınlığı olan öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutluyorum. Şehit öğretmenlerimize Allah'tan rahmetler niyaz ediyorum. Halen görevde olan öğretmenlerimize başarılar diliyor, emeklilik hayatlarını geçiren öğretmenlerimize de sağlıklı ve uzun bir hayat temenni ediyorum."