Ajanskamu.net--

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Star TV'de yayımlanan 'Seçim Özel' programında Star  Haber Genel Yayın Yönetmeni Nazlı Çelik'in sorularını yanıtladı. CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin oy oranıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, 'Özel yaptırdığımız bir anket yok ama kamuoyuna  yansıyan değişik anketler var. Bizim de gördüğümüz yüzde 30 barajından yukarı  gidiyor, 32'ye doğru. Ben inanıyorum önümüzdeki günlerde daha yukarı doğru  çıkacak. Erdoğan inişte ama İnce yukarı doğru gidiyor' dedi.

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin seçim çalışmasını ve  performansını çok başarılı bulduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, kendisiyle  eskiden kalan dostluklarının bulunduğunu ve seçim çalışmalarında birlikte  mücadele ettiklerini söyledi.

CHP'nin, İYİ Parti'ye 15 milletvekili vermesinin hatırlatılması  üzerine Kılıçdaroğlu, 'CHP bu hareketi yapmasaydı İYİ Parti seçimlere  giremeyecekti. YSK, İYİ Parti'nin seçime girme kararını mecburen verdi. Biz bu  hamleyi yapmasaydık, Sayın Akşener ve İYİ Parti seçimlere giremeyecekti. Bunun  hazırlığını yapıyorlardı zaten. Bunun talimatı verilmişti YSK'ya. Biz bunları  gayet iyi biliyoruz. O yüzden hemen süratli bir şekilde karar aldık, 15  arkadaşımız İYİ Parti'ye katıldı ve ondan sonra YSK zorunlu olarak 'Evet sizler  de katılabilirsiniz' dedi. Çünkü artık TBMM'de bir grubu var. Yapacağı hiçbir şey  kalmadı.' değerlendirmesinde bulundu.

'ADALET GALİP GELECEK'

Seçimlerde eşit olmayan koşullarda yarışın devam ettiğini savunan ve  bunu doğru bulmadıklarını aktaran Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

'Seçimlerde koşullar eşit değil. Devletin bütün olanakları, yasalar  hiçe sayılarak, uygulamalar hiçe sayılarak, adalet ve ahlak hiçe sayılarak  yapılıyor. Örneğin, bizim seçim reklamında 1-2 saniye bir Türk bayrağı göründüğü  için TRT bizim reklam filmimizi yayınlamadı. 'Seçim yasalarına aykırıdır' diye.  Erdoğan'ın reklam filminde başta, ortada, sonda, yukarıda Türk bayrağı... Ve bunu  gayet güzel yayınlıyor. Bu çifte standart nereden geliyor? Onun için eşit olmayan  koşullarda bir seçim yapılıyor ama ne yaparlarsa yapsınlar, sonuçta adalet galip  gelecek ve gerçek yerini bulacak.'

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanı  seçileceğine inandığını, hiçbir parti, kimlik, inanç ayrımı yapmadan ve tarafsız  bir şekilde 81 milyon vatandaşı kucaklayacağına inandığını vurguladı.

İNCE'NİN OY ORANI

Nazlı Çelik'in 'İnce'nin oyu, CHP'den fazla olur mu?' sorusu üzerine  Kılıçdaroğlu, 'Daha fazla olmasını arzu ederiz tabii. 81 milyonun cumhurbaşkanı  olacak, 81 milyonu kucaklayacak. Özel yaptırdığımız bir anket yok ama kamuoyuna  yansıyan değişik anketler var. Bizim de gördüğümüz yüzde 30 barajından yukarı  gidiyor, 32'ye doğru. Ben inanıyorum önümüzdeki günlerde daha yukarı doğru  çıkacak. Erdoğan inişte ama İnce yukarı doğru gidiyor.' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, 'İnce, sizden sonraki CHP Genel Başkanı olur mu?'  sorusunu ise 'Birden fazla genel başkan adayımız olabilir. Bizim partimizin bir  özelliği var. Demokratik bir süreçte herkes genel başkan adayı olabilir.' diye  yanıtladı.

'YÜZDE 10 SEÇİM BARAJINI KALDIRACAĞIZ'

Eski parlamenter sistemi en çok kendilerinin eleştirdiğini dile  getiren Kılıçdaroğlu, 'Çünkü 12 Eylül darbe hukukunun bütün unsurlarını taşıyor.  Biz ise 12 Eylül darbe hukukundan arınmış, tümüyle vesayetten arınmış bir sistem  istiyoruz. Bir dönem askerlerin vesayetinden, bir dönem bir başka vesayetten  bahsedilirdi, şimdi ise Erdoğan'ın vesayetinden bahsediyoruz. Demokratik  parlamenter sistemde kadın erkek eşitliği olacak. Seçim Yasası'nı değiştireceğiz.  Yüzde 10 seçim barajını kaldıracağız. Gerçek anlamda yasama organı, gerçek  anlamda yürütme organını denetleyecek.' dedi.

Kılıçdaroğlu, Demokratik Parlamenter Sisteme geçiş için belirli bir  zaman gerektiğini, bunun için ortalama 2 yıllık bir süreç olabileceğini, çünkü  anayasanın değişmesi gerektiğini, bunun için de siyasi partilerin ve sivil toplum  örgütlerinin katılımıyla demokratik bir anayasa yapılması gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanının aynı zamanda siyasi partinin genel başkanı olmasını  doğru bulmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

'Cumhurbaşkanı mahkemeye hakim tayin edecek. Şimdi bir partinin genel  başkanı olarak ben Anayasa Mahkemesi'ne hakim tayin edersem, o yargıca güvenilir  mi? 'Falan partinin militanıdır' diyecekler. En tipik örneği; Danıştay hakiminin  yaptığı olay. Bu kişi hakim midir? Değildir artık. Tweetini silmesi yetmez.  Görevinden istifa etmesi lazım. Artık iradesi belli olmuştur. Siyasallaşmıştır,  istifa etmesi lazım. Sayın Erdoğan'ın partisinde mi olur, Sayın Bahçeli'nin  partisinde mi olur, partilerden birindesiyaset yapması lazım. Siyaset yaparsa  saygı duyarım. Siyaset yapmadığı sürece sadece yargıyı kirletiyor. Danıştay'da  kara bir leke olarak kalıyor. Danıştay saygın bir kuruluştur, köklü tarihi olan  bir kuruluştur. Kişilikli, onurlu, erdemli biriyse ve gerçekten yargıya ve  adalete inanıyorsa bir gün değil, bir saat bile kalmadan istifa etmesi lazım.  İstifa etmiyorsa bu söylediklerimin tamamı onda yok demektir.'