Sakarya Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından “Valilik oluru ile” Serdivan Rehberlik Araştırma Merkezinde düzenlenen ve konuşmacı olarak Prof. Dr. Üstün Dökmen’in katıldığı bir program var malumunuz.
Konuşmacı Dökmen burada haddini epeyce aşan cümleler kurarak örnekleme yapıyor ve mealinde başı örtülü olarak Rehber öğretmen olamazsınız diyor.
Konuşma anında orada bulunan Serdivan Ram müdürü Nesri Girgin Prof Dökmen’e itiraz ediyor ve birkaç öğretmen salonu terk ediyor.
Program sonunda da her şeyden habersiz(!) olan il müdiresi başörtülü 28 Şubat mağduru Fazilet Durmuş salona giriyor ve plaket faslını kaçırdıktan sonra son kare fotoğrafta buluyor kendisi. Çünkü program esnasında başka bir yerde Kenan Sofuoğlu’nu dinlemekteydi.
Evet olay bu.
Bu olayın MedyaRota.Com’da haberleştirilmesi sonrasında Ülke adeta ayağa kalktı.
Birçok ulusal site gerek kaynak göstererek, gerek göstermeden haberimiz kullandı.
Ardından da açıklamalar peş peşe geldi.
Fazilet Hanım olaydan ne zaman haberdar oldu ben bilemem.
Eğitim Bir Sen kendisini mi hedef aldı, onunla da ilgilenemem.
Başka tarafa bakalım biz.
Siz koskoca Milli Eğitimin Sakarya’daki bir numarasısınız.
Emrinizle program yapılıyor ve içeriğinden habersiz olmanız başlı başına fecaat.
Hadi oldu, bilemezdiniz adamın ne konuşacağını.
Yahu bu adam zaten belli.
Adeta pimi çekilmiş bomba sözlerle konuşuyor her yerde.
Hiç mi araştırmadınız, araştırılmasını istemediniz?
Hadi onu da geçtik…
Salona girdiniz ve direkt, safça ve masumca sahneye fotoğraf çekimine yetiştiniz.
Olayı öğrendikten sonra ne yaptınız?
Böylesi hadsiz hudutsuzca en başta sizin başınızdaki örtüye dil uzatma cüreti gösteren bir adamın konuşmaya devam etmesine olanak veren ve sizin adınıza, ya da kurumunuz adına orada olan, o adama plaket veren ve dahi siz geldiğinizde sizi uyarmayan görevlilere, müdür yardımcılarına karşı ne işlem yaptınız?
Sorular gider.
Kendinizi savunmak için emrinizdeki basın personeline, meslek etiklerini ayaklar altına aldırırcasına sadece bir kısım basına açıklama - haber servis ettiriyorsunuz.
Açıklamanızda topu nereye atacağınızı şaşırdığınız o kadar açık ki.
Farkında olmadan Vali bey’i zan altına alıyorsunuz, “Valilik oluru ile”yaptık diyerek. Ya tabi zaten burası Meksika sınırında bir kasabaydı ya, siz diğer tüm işleri kendi kafanıza göre kuralsız nizamsız yapıyordunuz, ama bunu valilik oluru ile yaptınız değil mi?
…
Sonra ‘programı ben düzenlemedim, Serdivan RAM düzenledi’ diyorsunuz.
Birincisi Serdivan RAM Kastamonu İl Milli Eğitime bağlı değil, ikincisi de konuşmayı yapan Prof. Dr. Üstün Dökmen yaptığı açıklamada bunu yalanlıyor.
Şöyle diyor Üstün Dökmen resmi sosyal medya hesabında ;
“Sakarya Milli Eğitim Müdürü Sayın Fazilet Durmuş’a, konferans daveti ve konferans bitiminde sahneye çıkıp fotoğraf çektirdiği için teşekkür ederim. Ayrıca konferansta hazır bulunan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısına, İlçe Milli Eğitim Müdürlerine ve öğretmenlerimize de teşekkür ederim.”
Çırpındıkça batan bir görüntünüz var Değerli Müdire hanım!
Keşke, ‘beni hedef gösteriyorlar’ filan diyerek makamı ağlama duvarına çevireceğinize, olayın kabul edilemez olduğunu ilk haber çıkmadan, öğrenir öğrenmez yaptığınız bir açıklama ile belirtseydiniz.
Keşke tabi bir işe yaramıyor.
Ancak bundan sonra en azından…
İşinize duygularınızı çok karıştırmayın.
Sizin etki alanınızda bir yanlış yapıldığında bilin ki o her şeyi ile sizi bağlar.
Bunu bilerek, topu taca atarcasına altınızdaki çalışanları kamuoyuna hedef göstermek yerine sorumluluğu alıp meseleyi içeride ‘Valilik oluru ile’ kanunlarınızca çözün.
Ya da …
Ya da sı nı siz bilirsiniz!
…
Vesselam.
Ersin İBİL / Medyarota.com
