Antalya’da düzenlenen genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısında konuşan Hak-İş ve Hizmet-İş Genel Başkan Mahmut Arslan, “2019 bizim için karanlık bir yıl oldu. Hemen seçimlerden sonra CHP’li ve HDP’li bir kısım belediyeler seçimleri kazanır kazanmaz, mazbatalarını almadan Hak-İş’e yönelik bir operasyon başlattı. 10 bin üyemiz işten çıkarıldı” dedi. Hak-İş/Hizmet-İş sendikası genişletilmiş başkanlar kurulu toplantısı Antalya’nın turizm bölgesi Kundu’da bulunan bir otelde başladı. Çeşitli illerden gelen temsilcilerin katılımı ile gerçekleştirilen toplantı 11-14 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Hak-İş ve Hizmet-İş Genel Başkan Mahmut Arslan, çalışma hayatı ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına ülke gündemini değerlendirerek başlayan Arslan, “Amerika Birleşik Devletleri ve batı ne yazık ki Türkiye’nin dışarıdan kuşatılmasına içeride de bunlar ile iş birliği yapan ihanet odakları ile birlikte ülkemizi bölmek, parçalamak ve kendi kontrollerinde bir yönetim oluşturmak için yıllardır çalışıyorlar. 15 Temmuz başarılı olsaydı bu güçler bugün Türkiye’yi bölmüş, parçalamış ve kendi kontrollerinde bir yönetimi gerçekleştirmiş olacaklardı. Milletimiz buna izin vermedi. Bu ihanetler devam ediyor. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı baklayı sonundan ağzından çıkardı. ‘Türkiye PKK ve PYD’ye karşı operasyon yaparak bizim oradaki oyunumuzu bozmak istiyor’ dedi. Dolayısı ile artık açıkça söylemeye başladı. Biliyorsunuz başkan seçilmeden önce de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı darbe ile düşüremedik demokratik seçimler ile düşüreceğiz, muhalefet ile işbirliği yapacağız diye de açıklama yapmıştı. Maalesef ülkemizdeki muhalefet bir dakika ya sen kimsin, Tayyip Erdoğan’ı millet iradesi ile düşüreceksek sana ne diyemediler. Tam tersi ana muhalefet partisi dostlarımız ile Tayyip Erdoğan’ı tasfiye edeceğiz diyor. Türkiye’de büyük bir oyun sahneye koyuldu ve oynanıyor. Biz sendikal mücadeleyi en iyi şekilde yapmak için mücadele ediyoruz. Bu ülkenin bir çakıl taşının bile kimseye verilemeyeceği inancı ile hareket ettiğimiz için bu tür oyunlara karşı çıkmamız gerekiyor” sözlerine yer verdi. “Hak-İş’e yönelik bir operasyon başlattı” Sendikanın 43 yıllık mücadelesinde mücadeleye omuz vermiş her kesime teşekkür eden Arslan, “Yaşadığımız zorluklara teslim olmadan bu zorlukların bizim üzerinde getirdiği bir kısım sıkıntıları bahane ederek geri çekilemeyiz. Bu mücadeleyi daha da güçlendirmek adına birlikte mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor. 2019 bizim için karanlık bir yıl oldu. Hemen seçimlerden sonra CHP’li ve HDP’li bir kısım belediyeler seçimleri kazanır kazanmaz, mazbatalarını almadan Hak-İş’ yönelik bir operasyon başlattı. Başta İstanbul olmak üzere bu operasyona karşı direnç gösteren teşkilatlarımıza şubelerimize teşekkür ederim. İstanbul’daki bu büyük operasyona karşı sendikamız onurlu ve haysiyetli bir mücadele verdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere birçok iş yerinde üyelerimiz sendika değiştirmeyi reddedenler bir başka tehlike ile karşılaştılar. Ne yazık ki arkadaşlarımız işten atıldı. Hak-İş’e bağlı olmak sendikalarımız başta olmak üzere Hizmet-iş sendikamızdan yaklaşık 10 bin üyemiz işten çıkarıldı. İşten çıkarılan arkadaşlarımızın hukuki haklarını sonuna kadar kullanmalarını sağlayacak her türlü desteği verdik. Şırnak’ın Silopi İlçesi’nden tutun Bolu’ya İstanbul’a kadar arkadaşlarımız bir mücadele başlattı. Silopi’de PKK’nın ve onların siyasi uzantısı HDP’nin tehditlerine rağmen arkadaşlarımız mücadeleye devam ettiler. Arkadaşlarımızın işe dönmelerine izin vermediler. Bolu’da büyük bir mücadele başlattık. 200 kilometre yürüdük” açıklamasına yer verdi. “İşe başlatılmayan arkadaşlarımız için hukuk mücadelemiz devam ediyor” Arslan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Arkadaşlarımız işe alınmazlarsa ölüm orucuna başlayacağımızı söyledik. Bu işin ne kadar ciddi olduğunu anladılar. Bizimle masaya oturarak eyleme kadar ve bizimle yürüyen arkadaşlarımızı işe aldılar. Bütün bunların hepsinin arkasında samimiyet var. Yürüyeceksek beraber yürüyelim. İyi ki varsınız iyi ki sıkıntılı zamanlarda birlikteyiz. İşe başlatılmayan arkadaşlarımız için hukuk mücadelemiz devam ediyor. İçeride ve dışarıda ülkemizi kuşatan hain odakların bizim için de iyi şeyler düşünmediklerini biliyoruz. Ekim ayının ilk haftası ülkemizin tarihi mücadelesinde hepimizi çok ciddi şekilde derinden etkileyen gelişmelerin yaşadığı günlerdir. 6-8 Ekim olayları ülkemizin doğu ve güneydoğusunu Türkiye’den kopartılmak istenilmesinin bir provasıdır. Ne yazık ki bu provada masum insanları kaybettik. Eli kanlı katiller ellerindeki silahlar ile beraber masum insanlara saldırdılar. Sadece Kurban eti dağıtmak isterken saklandıkları evde yakalanıp en ağır işkencelere maruz bırakılıp sonra da 3’ücü kattan atılan Yasin Börü’leri kaybettik. Bu katiller bugün ne yazık ki bunlar ile işbirliği yapanlar bu katilleri sokağa çağıranları kahraman ilan etmek isteyen bazı çevreler de var” dedi. “60 bine yakın işçimiz Hak-İşe bağlı sendikalardan istifa ettirildi” Konuşmasında 2019 yerel seçiminde muhalefet partisinin adaylarının sözlerini hatırlatan Arslan, ‘Hiçbir işçiyi işten çıkarmayacağız, işten çıkarılan beni bulacak bu namus sözü diyenler’ ne yazık ki 10 binlerce arkadaşımızın işten çıkarılmasına kulak tıkadılar. 60 bine yakın işçimiz Hak-İşe bağlı sendikalardan istifa ettirildi. Bu bey efendilerin kulakları duymuyor. Söyledikleriniz ve yaptıklarınızı biz biliyoruz. Bu yaşadıklarımızı siz görmezden geldiniz ama biz gördük. Onun için kendinize dönüp bakacaksınız. Verdiğiniz hangi sözü yerine getirdiniz. Hak-İş olarak belediye başkanları ile tanışmadan, mazbatalarını almadan bu düşmanlık, arsızlık ve utanmazlık niye? Bunları pervasızca belediye başkanlarınız böbürlenerek işten attıklarını söylüyor” ifadelerine yer verdi.