Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa ve Hasan Yalçın Yayla, Kastamonu, Bartın, Zonguldak ve Karabük’te Şube yönetimleri ve üyelerle bir araya gelerek, salgın sürecinde karşılaşılan sıkıntılar başta olmak üzere, eğitim çalışanlarının sorunlarını görüştü, sendikal çalışmalara dair istişarelerde bulundu. Eğitim ve eğitim çalışanlarının gündemine ilişkin değerlendirmelerin yapıldığı toplantılarda konuşan Şükrü Kolukısa, salgın tedbirlerine bağlı kalarak sendikal çalışmalarını sürdüreceklerini, Eğitim-Bir-Sen ailesine yeni üyeler kazandırmak için 15 Mayıs’a kadar çaba harcayacaklarını söyledi. Millî iradenin yanında yer alan, medeniyet ve inanç değerlerine bağlı olan, eğitim çalışanlarının, kamu görevlilerinin haklarını kararlılıkla savunan, kimden gelirse gelsin haksızlığın karşısında duran, hukuksuzlukların ve adaletsizliklerin ortadan kaldırılması için ter akıtan, gelir dağılımındaki adaletsizliğin giderilmesi için gayret gösteren, vesayetin izlerinin tamamen silinmesi konusunda sorumluluk alan, sorunun değil çözümün parçası olan, verdikleri mücadeleyi kazanımlarla taçlandıran bir teşkilat olarak hak için, emek için, özgürlük için var güçleriyle çalıştıklarını, çalışmaya da devam edeceklerini kaydeden Kolukısa, “Kazanım elde etme, sorun çözme, iyi, güzel ve doğru çalışmalar yapma, mazlum ve mağdura el uzatma, nesiller yetiştirme hedefimizden sapmadan; medeniyet değerlerimiz doğrultusunda bir gelecek inşa etmek idealiyle yol alıyoruz. Çabalarımızın sonuç vermesi için, dün olduğu gibi, emek harcamayı sürdüreceğiz” dedi. Kolukısa: Bakanlık, kararsızlıklarıyla sorunları büyütmemeli, kararlılıkla sorunları çözmelidir Eğitim-öğretim faaliyetlerinin devam etmesinin önemine ve gerekliliğine işaret eden Kolukısa, “Okulların açık kalmasını sağlayacak tedbirler alınmazsa, öğrenciler yüz yüze eğitimden mahrum kalırsa, öğrenme kayıpları artarsa bunları telafi etmek kolay olmayacak. Millî Eğitim Bakanlığı, kararsızlıklarıyla sorunları daha da büyütmemeli, sorunların üzerine kararlılıkla gitmeli ve çözüm bulmalıdır” şeklinde konuştu. “24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde sözü verilen 3600 ek gösterge ve öğretmenlik meslek kanununun çıkarılması için daha ne kadar zaman geçmesi gerekiyor” diye soran Kolukısa, “Vaatlerin gereğinin yerine getirilmemesi, hem vaatte bulunanlara hem de beklenti içerisine sokulan kamu görevlilerine zarar vermektedir. Öğretmenlere destek olabilecek bir meslek kanunu ivedilikle çıkarılmalıdır. Memnuniyet katsayısını artıracak, tüm kamu görevlilerini kapsayacak şekilde ek gösterge artışını sağlayacak bir düzenleme bir an önce hazırlanarak hayata geçirilmelidir” ifadelerini kullandı. Yayla: Eğitim çalışanlarının işi daha da zorlaştırılmamalıdır Sendika Genel Başkan Yardımcısı Hasan Yalçın Yayla, eğitim çalışanlarının kovid-19 salgınıyla birlikte işlerinin daha da zorlaştığını ifade ederek, “Eğitim yönetiminde kararların zamanında alınmaması, süreç içerisinde farklı kararların alınması eğitim çalışanlarını zor durumda bırakmaktadır. Çetin şartlarda, birçok imkândan mahrum olarak sürdürülmeye çalışılan eğitim faaliyetlerinin daha verimli olması ve niteliğinin artırılması için Bakanlık üzerine düşeni yapmalıdır” diye konuştu. Eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarına değinen Yayla, eğitimin kanayan yaralarından birinin sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: “Atama bekleyen bunca öğretmen adayı, yüz bine yakın öğretmen açığı varken, ücretli öğretmenlik uygulamasına devam edilmesi, soruna çözüm olmuyor, aksine yeni sorunlara kapı aralıyor. Kadrolu-sözleşmeli ayrımı da, sözleşmeli istihdamı da, aynı işe farklı ücret, aynı işe farklı hak ayrımcılığı da, emeğe ve emekçiye güvencesiz istihdam yanlışlığı da sona erdirilmelidir. Eşler birbirine, anne babalar çocuklarına, sözleşmeliler güvenceye kavuşturulmalı, sözleşmelilik bir daha uygulanmamak üzere kaldırılmalıdır.” Yayla, aylık karşılığı ders saatlerindeki eşitsizliğin kaldırılması, idari izinli sayılanların ders ücreti mağduriyetinin giderilmesi çağrısında bulunarak, “Yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarına fazla çalışma karşılığı ücret ödenmeli, görev tanımlarıyla ilgili belirsizlik giderilmeli, keyfî uygulamalara maruz kalmalarının önüne geçilmelidir” dedi.