Ankara ve İstanbul başta olmak üzere okullarda son dönemde peş peşe şiddet olayları yaşandı. Sadece nisan ayında Ankara ve İstanbul’da 3 olayda 6 öğrenci, sınıf arkadaşları tarafından okulda bıçakla yaralandı. Gazete Habertürk'ten Fırat Tur'un haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Okullarda Şiddeti Önleme Projesi Kurulu üyeliği de yapan Hacettepe Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Ferhunde Öktem, “Okullardaki şiddet olaylarındaki büyük artış önümüzdeki günlerde çok daha yürek yakıcı boyutlara ulaşacaktır. Okullarda yaşananlar medyaya yansıyandan çok daha fazladır” dedi. Öktem, öğretmen, veli ve idarecileri şöyle uyardı: ‘DAĞ YASASI’ İŞLER: Öğretmenler, “Bana sorun getirmeyin” söylemini ivedilikle bırakmalı. Sorun öğretmene gitmeyince, ‘dağ yasası’ başat oluyor. Güçlü olan çocuk diğerine şiddet uygulayıp sorunu çözdüğünü sanıyor. Sorunlar öğretmene götürülmeli. Öğretmenlerimiz, çocukları da işe katarak, sorunun nasıl çözüleceği yolunda, hakça, adaletli kararların nasıl alınacağı konusunda örnek uygulamalar sergilemeli. TESTLE EĞİTİYORUZ: Ders programlarının içerik ve işleniş biçimleri çocuk ve gençlerin bedensel, ruhsal, bilişsel ve toplumsal yapılarına uygun değil. Emin Özdemir’in sözleriyle, çocuklarımızı “tostla besler, testle eğitir” olduk. Çocuklarımız anlamayı ve sorgulamayı bir yana bıraktı. Bu da kısır bir bakış açısı getiriyor. Çocuklarımız okuduğunu anlamıyor, kendini de anlatamıyor. Sağlıklı iletişim kuramayan kişilerin kullanacakları en önemli araç ‘güç’tür. İster bedensel ister konum açısından güçlü olanın ezmesi sıradanlaşır ve yaşam biçimine dönüşür. TARTIŞMA KÜLTÜRÜ OLUŞMALI: Tartışma kültürünün oluşturulması şart. Yıllar önce okullarda münazara uygulaması kaldırıldı. Sağlıklı tartışma ortamı kaldırıldı, şimdi çocuklar vuruşuyor. Bu tür uygulamalar, çok yönlü düşünmeye, farkındalığın artmasına ve ötekileştirmenin azalmasına yol açar. VELİLER VAKİT AYIRMALI: Evde anne-babaların çocuklarıyla gün boyu geçirdiği zaman 1 saati bulmamaktadır. Bu durum çocukların her türlü kötüye yönlendirilmelerini kolaylaştırmakta, onları şiddetin, madde bağımlılığının öznesi durumuna getirmektedir. SANAT VE SPORLA ÖFKE YENİLİR: Öfke doğal bir duygudur. Öfkeyle baş etmenin en bilinen yollarından biri sanattır. İçimizdeki kırgınlıkları, kızgınlıkları sanat yoluyla hem güzelleştirir hem de açıklamış oluruz. Spor kendini ve sınırlarını tanımak, var olduğunu gösterebilmek, özdenetimini kazanabilmek ve yarışı istendik biçimde yapabilmek için çok önemli olanaklar sunar.