Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Genel Başkan Yardımcısı M. Yaşar Şahindoğan ile Ankara 3 No’lu Şube’min düzenlediği istişare toplantılarına katıldı. Toplantılarda Ankara 3 No’lu Şube Başkanı Ertekin Engin, şube yönetim kurulu üyeleri, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri ile ilçe temsilcileri de katıldı. Genel Başkan Talip Geylan, yaptığı konuşmada, “Şube Başkanı Ertekin Engin‘in şahsında başarılı hizmetlere imza atan, mücadelemizde yanımızda dik duran tüm yol arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi. Türk Eğitim-Sen’in eğitim çalışanları ve toplumu ilgilendiren her konuya müdahil olduklarını, her zaman haksızlığın karşısında dik duruş sergilediklerini söyleyen Geylan, “Her bir üyemizin sorununu çözme konusunu kendine görev edinen sendikamız, üyelerine sağladığı güven sayesinde gün be gün büyümektedir. Katkısı olan herkese teşekkür ediyorum.” diye konuştu. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in bütçe görüşmelerinde 2022 yılında 30 bin anaokulu ve 40 bin yeni anasınıfını hizmete açacaklarına ilişkin önerilerde bulunması hakkında değerlendirmelerde bulunan Genel Başkan Geylan, “Sayın Mahmut Özer’in ‘2022 yılı sonuna kadar 40 bin ana sınıfını hizmete alacağız’ ifadesini, ‘40 bin okul öncesi öğretmeni atayacağız’ şeklinde mi okumak lazım? Bilmem kaç saatlik kurslarla ücretli öğretmen atayacak ya da başka kurumlardan hizmet satın alacak halimiz yok ya! Türk Eğitim-Sen olarak her zaman bütün gücümüz ile eğitim çalışanlarının yanındayız. Atama sorunu her yıl 20 bin atama yapılarak çözülmez” dedi. 15 Aralık’ta alanlardayız. Geylan, yaşanan ekonomik sıkıntıların göz önüne alınarak Türkiye Kamu-Sen olarak kamu çalışanlarını bir nebze olsun rahatlatacak olan ek zam konusunda ısrarcı olduklarını açıkladı. Geylan, “Yaşanan ekonomik durum hesaplandığında, sözde yetkili sendikanın toplu sözleşme masasında sergilediği öngörüsüzlük ve beceriksizliğin durumu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Her gün fiyatlara yansıyan zamlar, döviz kurunun önlenemez yükselişi karşısında dar ve sabit gelirle geçinen kamu çalışanları gerçekten zor günler yaşamaktadır. Artık Hükümetin bu konuda sorumluluk almaktan kaçmaması gerekir. Sürekli kamuoyuna yansıyan ‘ekonomik olarak büyüyoruz’ açıklamalarından kamu çalışanları da payına düşüne almalıdır. Bu zamlar devam ettiği sürece kamu çalışanları belini doğrultamaz. Dolayısıyla kamu çalışanlarının maaşlarında ‘gerçekçi’ bir zam yapılarak alım gücü artırılmalıdır. Bu minvalde Türkiye Kamu-Sen olarak alanlara iniyoruz. “HAKKIMIZI İSTİYORUZ!” diyerek; ek zam, refah payı, vergi oranları, 3600 ek gösterge, sözleşmelilere kadro ve tüm haklı taleplerimiz için 15 Aralık Çarşamba günü saat 12.30’da illerde alanlarda olacağız. Susarak, sessiz kalarak hak mücadelesi veremeyiz. En tabii olarak alanlara çıkarak sesimizi Hükümete duyuracağız. Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikalara olarak üzerimize düşen görevi en iyi şekilde yerine getireceğiz.” dedi.