Bizler 25 bin kadar  Diyanet Kuran Kursu öğretmenleri maalesef  devletimizin gözünde bir türlü öğretmen olamadık, içimizde binlerce yüksek lisans, yüzlerce doktara  derecesine sahip olan arkadaşlarımız da dahil bize, dönerci, demirci, yağcı,sütçü,sebzeci,vb. der gibi 'öğretici' deniyor, bu garabet kavramı kimler, nasıl, niçin icad etmiş?   bilmiyoruz ama bizler bu konuda çok mağduruz.

Birçok konuda (belediyelerin şehir içi seyahat indirimleri,TCDD. Trenlerde öğretmenlere uyguladıkları indirimler, Müze giriş indirimleri,eğitim-öğretim tazminatı vb.) Öğretmen ünvanımız bulunmadığından mağdur oluyoruz. Yeri geldiğinde kendi amirlerimiz bile “siz öğretmen değilsiniz” diye bize haddimizi! bildiriyorlar.

Bir önceki döneminde, 4 yıl önce  Bakanımız Bekir Bozdağ “bu işi kesin çözeceğiz, Kuran Kursu öğreticilerine “ öğretmen” ünvanı vereceğiz. “ şeklinde demeçleri de (http://www.yeniakit.com.tr/ haber/kuran-kursu- ogreticileri-de-ogretmen- olabilecek-7508.html)  olmasına rağmen bu güne kadar bir arpa boyu yol alınamamıştır.

Bizler de meb.deki dkab. Öğretmenleri arkadaşlarımızla aynı  Fakültelerden (İlahiyat ) mezun olmuş pedagojik formasyon sahibi eğitim-öğretim  işi yapan eğitimcileriz. Sadece farkımız meb de değil Diyanette çalışmamız.

İçimizde çok az sayıda  İmam_hatip lisesi mezunu arkadaşımız da var, onlara da Lisans ve pedagojik formasyonu eğitimlerini tamamlamaları şartıyla bu hak verililebilir. Artık bizim de öğretmen olduğumuzun hatırlanmasını, Bakanımız Bekir Bozdağ’ın sözünün gereğinin  bir an önce yerine getirilmesini bekliyoruz.

Diyanet Kuran Kursu Öğreticileri