Ankara Kızılcahamam’da gerçekleştirilen programa Genel Başkan’ın yanı sıra TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız, Diyanet-Sen Yönetim Kurulu, il temsilcileri, şube başkanları ve çok sayıda davetli katıldı.

Programda yaptığı konuşmada başlangıcından itibaren hem Memur-Sen'i hem de Diyanet-Sen'i çok yakinen takip ettiğini, sendikaların geldiği noktadaki başarısının fedakâr, gayretli, ihlaslı çalışmaların sonucu olduğunu söyleyen Kurtulmuş, “Memur-Sen'in başlangıcında çok büyük katkıları olan, yaşadığımız çağın Türkiye'deki önemli mütefekkirlerinden, mücadele insanı, eylem insanı Mehmet Akif İnan Beyefendi’yi ve Diyanet-Sen'in kuruluşunda çok büyük emekleri geçen rahmetli Ahmet Yıldız Beyefendi’yi rahmetle, minnetle yâd ediyorum” dedi.

“Tüm dünya umursamadan izliyor”

Fatih Camisi İmamı Kurra Hafız Galip Usta ve cami cemaatinden bir kişinin namazdan sonra bıçaklı saldırıda yaralanmasıyla ilgili de değerlendirmede bulunan Kurtulmuş, saldırıyı lanetlediğini ve kınadığını belirterek, Galip Usta’ya ve onunla beraber yaralanan vatandaşa şifa diledi.

İsrail'in saldırılarında Gazze'de onlarca çocuk, yaşlı ve çaresiz kadının hayattan koparıldığını, insanların katledildiğini dile getiren Kurtulmuş, insanlık tarihinin hiçbir döneminde yaşanmayan ağır bir zulme, soykırıma, lanetli bir katliama her gün şahit olunduğunu, bütün dünya hükümetlerinin de bunu umursamadan izlediğini belirtti.

Yalçın: Memurların aldıkları yanına kalsın

Programda bir konuşma gerçekleştiren Genel Başkan Yalçın, Diyanet-Sen’in Türkiye'de işçi ve memur sendikacılığı dahil olmak üzere örgütlenme oranı açısından zirvede yer alan teşkilat olduğunun altını çizerek, “Memur-Sen'imizin ilk yetkili sendikası olan ve yetkinin 20 yıldır hakkını veren Diyanet-Sen'in lider kadrolarını, Genel Başkan Ali Yıldız'ın şahsında tebrik ediyorum. Büyük Türkiye Buluşması'nın hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum. 100 bin üye hedefiyle yoluna devam eden Diyanet-Sen'in ilçe temsilcileri, şube yönetimleri ve şube başkanları olmak üzere 1.500’ü aşan lider kadrosu ile bir araya geldik” dedi.

Yalçın, teşkilat olarak 4688 sayılı Yasa’nın şu an değiştirilmesi için yoğun gayret gösterdiklerini belirterek, 4688 sayılı Yasa, memur sendikacılığının yükünü çekebilecek bir yasa değil. Alan genişlemeli, bu gömlek değişmeli diyoruz. Bugün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında 4688 sayılı Yasa ile ilgili ilk komisyon toplantısı yapılıyor. Yeni bir sürecin içerisine giriyoruz. İstiyoruz ki yasa memur sendikacılığına yeni alan açsın, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün normları memur sendikacılığını da kapsasın. Bir elimizden aldığımız diğer taraftan boşalmasın istiyoruz. Gelir vergisi bu anlamda yüzde 15'e sabitlensin ve memurların aldıkları yanına kalsın, memurlar da darlanmasın istiyoruz" ifadelerini kullandı.

Sözlerine emeklilerin yaşadığı maddi sıkıntılara vurgu yaparak devam eden Ali Yalçın, memurların görev aylığı ila emekli aylığı arasındaki bağın yeniden kurulması gerektiğini belirterek, “İstiyoruz ki, görev aylığıyla emekli aylığı arasında koparılan bağ yeniden tesis edilsin. En düşük emekli memur maaşı 14,700 oldu. Yani asgari ücretin altında kaldı. Bununla nefes alınmaz. Bununla yaşanmaz. Onun için bu alan yeniden tesis edilmeli, görev aylığıyla emekli aylığı arasındaki bağ kurulmalı. Bu; tasarruf genelgesine, bütçe sıkılaşmasına, mali disipline kurban edilecek bir alan değil. Emeğin karşılığı gözetilmeli, emeklilerin hukuku gözetilmeli diyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı.

“Her türlü saldırının karşısındayız”

Diyanet-Sen 3. Büyük Türkiye Buluşması’nın açılış konuşmasını gerçekleştiren Diyanet-Sen Genel Başkanı Ali Yıldız ise din görevlilerinin İslam dinini tebliğ etmek ve öğretmek için görevlendirilmiş topluma önder ve örnek insanlar olduğunu hatırlatarak “Din görevlilerimiz ülkemizin en ücra köşelerinde, çok kısıtlı şartlarda görevlerini yerine getiriyor, muhtarın dahi olmadığı yerlerde devletimizi temsil ediyorlar. Ülkemizin ve gönül coğrafyamızın en zorlu dönemeçlerinde, kurtuluş savaşında, 15 Temmuz’da, 6 Şubat depreminde din görevlilerimiz hep vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü, milletimizin birlik ve beraberliği için gayret göstermiş görevlerini yerine getirmişlerdir. Ülkemizin birlik ve beraberliğinden rahatsızlık duyan bir kesim din görevlilerimize Diyanet’imize ve dini değerlerimize karşı saldırı dilini kullanmakta bir beis görmüyor provokatif söylemlerle birlik ve beraberliğimize zarar vermeye çalışmaktadırlar. Bizler Diyanet-Sen olarak her zemin ve şartta, konjonktürde dinimize, dini değerlerimize ve Diyanet’imize yapılan her türlü saldırının karşısında durduk ve hukuk ölçüsünde gerekeni yaptık ve herkese haddini bildirdik. Bundan sonraki süreçte de din görevlilerine kalkan eli kırmak Diyanet-Sen’in görevidir” ifadelerine yer verdi.

Memurlar NE İSTİYOR? Kalem kalem açıklandı... Memurlar NE İSTİYOR? Kalem kalem açıklandı...

“15 Temmuz’da vatanımızın bölünmez bütünlüğüne yönelik  Siyonist uşakların provokatif eylemlerine nasıl selamızla engel oluşsak şimdi de Galip Usta Hocamıza yapılan saldırının üst aklı, planlayıcısı, azmettirici her kim ve kimlerse emniyet güçlerimiz, savcılarımız onları ortaya çıkaracaktır. Eğer ki böyle bir durum varsa bilsinler ki din görevlilerimiz bir sela da onlar için vermeye hazırdır” diyen Yıldız sözlerini şöyle tamamladı: “Son günlerde din görevlilerine yönelik şiddet olaylarının artmasını şiddetle kınıyoruz. Birlik ve beraberliğimizin tesisi için gece gündüz demeden çalışan din görevlilerimizin, şiddetin mağduru olması düşündürücüdür. Başta Diyanet İşleri Başkanlığı olmak üzere, siyasiler, mülki idareler, aydınlar, gazeteciler ve aileler bu konuda büyük bir aile olduğumuz şuuru ve duyarlılığı ile sorumlu davranmalı; caydırıcı ve toplumu şiddetten uzaklaştıran hukuki ve idari tedbirler bir an evvel ele alınmalıdır.”