Dinleyen Arif Olmalı
‘’Söyleyenden dinleyen arif gerek’’ kelamı kibarı bizi düşünmeye, söyleneni doğru anlamaya teşvik etmektedir.
Öyle konular olur ki anlatan bazen muammalı konuşur. O zaman dinleyen, söyleyenin ne demek istediğini doğru anlamalıdır.
Vaiz kürsüde konuşma yapar. Cami tıklım-tıklım doludur. Konuşmacı sık-sık ‘’sen’’ diyerek ve işaret parmağını cemaat üzerine yönlendirerek konuşur. Bazı yanlışlıklara değinerek uyarılarda bulunur.
Kürsüye yakın olan birisi ayağa kalkar ‘’Hocam konuşmanızın başından beri beni işaret ederek sen-sen diye bana konuşuyorsun’’ benden ne istersin?
Rivayet edilir ki; tiryakiler sigaradan vazgeçmek istermiş fakat otlakçılar, biraz daha devam edelim diye ısrar ederlermiş.
Bazen insanlar arasında oluşabilen yanlış anlamalardan nemalanan otlakçılar olabilmektedir. Bunlar olayları abartıp büyüterek seyretmeyi severler.
Kavga ortamını sevenler, devamı için malzeme taşırlar. Kendi cesaretleri olmadığı için isimlerini bile değiştirip meydanlarda arzı endam ederler.
Kenardan kıyıdan insanları kaşıyanlar olabilmektedir. Yancı konumundaki tali kişiler Deve Kuşu misali, başlarını kuma sokarlar ama gövdeleri meydanda kaldığı için kolayca tanınırlar.
Meselâ; günün modası ‘’paralel’’ kelimesini şimdi lügatimizden mi çıkaralım. Bu kelime yanlış anlaşılacak diye ‘’muvazi veya koşut’’ kelimesini mi kullanalım?
Şimdi sadede gelelim. 21 Mart Günü ‘’At Gözlüğü Kullanmak’’ başlıklı bir Köşe Yazısı yayınladım. Yazı tamamen anonim eleştiri olup, deyim yerinde ise hazır elbise.
Hiçbir şahıs ve kişi ismi vermeden doğal akışı içinde yazılmıştı. Şimdiye kadar yazdığım yazılar içinde özel mesajdan, telefonumdan arayıp en çok beğenildiği ifade edilen nadir yazılardan biri olmuştu.
Bazı değerli dostlarımın ricası üzerine yazıyı kaldırdık. Zira yine bazı dostlarımızın alınganlık gösterip incindiği ifade edildi. Maksadımız dostlarımızı incitmek değildi elbette.
Mezkûr yazımla dostlarımı hedef alıp incitmek maksatlı bir yazı olmadığını tavzih ederim.
Şu da bir gerçektir ki hiçbir yazı yüzde yüz her okuyan tarafından beğenilecek diye bir durum olamaz. Mutlaka hoşuna gitmeyenlerde olacaktır.
Bu vesile ile yazımın niye kaldırıldığını soran okuyucularımı da anlayışla karşılamalarını ümit ederek bilgilendirmiş oldum.
Abdullah YADİGAR-25/03/2015
