(EĞİTİM ÜZERİNE – 1 )

 

Değerli dostlar ve arkadaşlar;

Yıllardan beri çeşitli platformlarda ve çeşitli alanlarda, kanaatimce amatör bir tarzda, düşüncelerimi, hislerimi yazmaya çalışıyorum. Bir yandan yazarken öte yandan da okumaya ve yeni şeyler öğrenmeye gayret ediyorum.

Gerek sosyal medyada ve gerekse yazılı basında karınca kararınca kalem çalıyorum âcizane.

Biliyorum umman engin, ateş büyük ve benim küfem her seferinde ancak bir damla taşımaya müsait…

Ne var ki o damlayı da “bana ne” diyerek esirgeyecek cesarete sahip değilim. Bu devletin ve milletin imkânları olmasa ne okumaya, ne de bu satırları yazmaya mecalim olabilirdi. Öyleyse bedeli ne olursa olsun üzerime düşeni yapmalıyım.

Tıpkı 15 Temmuz’da millet olarak yaptığımız gibi…

Son günlerde gündemimiz eğitim.

En önemli konu… Bizi tarih sahnesindeki o muhteşem zirvelere tekrar taşıyacak olan da yerin dibine batıracak olan da bu konuda atacağımız adımlar olacaktır.

Allah izin verirse bir süre her gün olmak üzere, yaklaşın on beş gün boyunca kısa ve öz bir biçimde, ülkemizin eğitim kalitesinin artması adına uzun zamandan beri düşündüğüm, notlar aldığım ve faydalı olacağına inandığım düşüncelerimi buradan paylaşacağım.

Ben son derece sıradan bir insanım. Sadece benim kıt ufkumla bu ülkenin eğitiminin düzelmeyeceğini biliyorum. Lakin her gün o damlayı taşımak ve ortaya koymak istiyorum. Ola ki bir tanesi işe yarar…

Bunu yaparken de edebi kaygı taşımayacağımın bilinmesini isterim. Amacım lafı uzatmadan son sözü ortaya koymak olacaktır.

Haddimi de hattımı da bilirim. Yapacağım şey sistem eleştirisi değil, daha iyisi için önerilerden ibaret olacaktır.

Yeni sistem, yeni müfredat, öğretmen yetiştirme, sınavlar, teog, mahalli yerleştirme sistemi, 2023-2053-2071 hedefleri, milli ve yerli nesillerin yetiştirilmesi…

Gündem yoğun, konu çok…

Her türlü soru, görüş ve düzeltmelerinizle destek olmanızı canı gönülden arzu ederim.

Bugün “bismillah” dedik.

Niyet bizden, Tevfik Allah’tan…