Yerine geçmek demek  aslında muhalefet. Halife, halef bu anlamda kullanıldı hep Canım ülkemde ise engel olmak, durdurmak, frenlemek, tepki koymak kısacası takoz olmak gibi anlaşılıyor.

Osmanlı’ son zamanlarındaki İttihat ve Terakki (Birlik ve Yükselme!?) anlayışından bu yana yukarda anlattığım şekli ile uygulanageldi muhalefet anlayışı.

 Mustafa Kemal o dönemlerde İttihat ve terakki içinde kısa bir süre bulunmuş daha sonra Askerin siyasete müdahil olmasına karşı çıkarak Asker olmayı seçmişti. İyi ki de seçmiş. Yoksa 1909 yılında, Abdülhamid Han (Cennet Mekan)  zamanında yekvücut olan 33 yıl boyunca kayda değer bir toprak kaybetmeyen Devlet-i Aliyey-i Osmaniye’yi 9 yıl gibi kısa süre içinde (1918 yılında)  paramparça edenlerle birlikte anılacaktı ismi. Oysa O, dağılmış vatanı kurtaran isim olarak biliniyor, değer görüyor.

Muhalefet , cumhuriyet döneminde CHF (Cumhuriyet Halk Fırkası) cumhuriyetin kuruluşunu tek başına TBMM şahsında gerçekleştirmiş, önce Terakkiperver (ilerici) Cumhuriyet fırkası ve Şeyh Sait İsyanı, ardından Sebest Cumhuriyet Fırkası ve Menemen olayları ile çok partili (muhalefetli) sisteme geçiş denemeleri yapıldı.

Başınızı tarihin toslu raflarını karıştırarak ağrıtmak niyetinde değilim. Ama günümüz muhalefet anlayışını anlamamız o anlayışın köklerine inmeden mümkün olamıyor maalesef.

1946 yılında çok partili döneme geçiş 1950 yılında başlayan   Demokrat parti iktidarını eften püften, ama esaslı sebeplerden (bebek davası vs gibi – Rusya ile işbirliği, ezanın aslına döndürülmesi) 1960 yılında ortadan kaldıran da işte bu Devlet-i Aliyey-i Osmaniye’yi 9 yıl gibi kısa süre içinde (1909-1918 )  paramparça eden anlayışın bir örneği idi. O zaman İttihat ve Terakki 1960’ larda CHP (cumhuriyet Halk Partisi) .

Günümüze gelirsek, son 25 yılda defalarca seçim kaybetmiş asla iktidar olamamış, 2010 yılına kadar ise muktedir olmuş CHP anlayışı bu günlerde baya sarsılıyor. Yapıcı muhalefet yerine yıkıcı muhalefeti seçmeleri, projeler ile konuşmak yerine hazır başlamış projeleri mahkeme koridorlarında engellemeyi seçen bir anlayış. En komiği ise Seçilmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ı başbakanlıktan bir hafta önce düşürmeye çalışmaları. Muhalefet anlayışının değişmesi gerektiğini Muharrem İNCE dile getirdi. İktidar natifi olmak istediğini, başaramazsa gideceğini vs vs.

Bu muhalefet anlayışının kendi içinde bile Genel başkanı kasetle göndermenin maharetini , yine şimdiki Genel başkanı indirmek için otel lobilerinde Alman Ajanlarla kulis yapan genel başkan yardımcıları tekrarlamaya çalışıyorlar.

Muhalefet olmanın bile bir erdemi olduğunu gösterecek yegane örnek, yüzde iki oy alan ancak yüzde yirmi muhalefet yapan (Muharrem İnce’nin deyimi)  Rahmetli Muhsin YAZICIOĞLU olmuştur. O’nuda zaten fazla yaşatmadılar. Doğru yapılanın yanında olup yanlışın tam ama eğilmeden karşısında durabilmek. Memleket lehine yapılan tüm projeleri “biz yapamadık ama” komik bahaneleri ile engellemeyi maharet saymayan sesini bir çıkarınca, iktidara geri adım attıracak bir muhalefet anlayışı bekliyoruz.

Başbakan’ın (Müstakbel Cumhurbaşkanı)  “ Yeni Türkiye, Yeni Muhalefet”  ülkemizin 2023 2051, 2071 hedefleri için, Özal’ın deyini ile “ Yirmi birinci asır Türk Asrı olacaktır” ulvi gayesine ulaşmanın tek geçerli yolu olacak.

Kalın sağlıcakla…